"لديها غرفة" - Traduction Arabe en Turc

    • odası var
        
    • bir odası
        
    Bodrum katında tahnit odası var. Kabul salonu ve ofisler ilk katta. Open Subtitles لديها غرفة تحنيط في الطابق السفلي وغرف المشاهدة والمكتب في الطابق الأوّل
    Biliyor musunuz, kızkardeşim, onun bir oturma odası var. Çok, çok modern Open Subtitles اتعلم, ان اختى لديها غرفة استقبال حديثة جدا
    Doğru.. Akvaryum ve magazinlerle dolu bir odası var. Open Subtitles هذا صحيح ، لديها غرفة صغيره للمجلات الإبحايه و بها حوضٌ للأسماك
    Kaç tane muayenehanenin laminer akım odası var şaşarsınız? Open Subtitles لأنك ستندهش من عدد الممارسات التي ليس لديها غرفة تدفق رقائقية
    Sinema odası var. Birini korumanın kötü yolları da var. Open Subtitles لديها غرفة ذات إطلالة هناك طرقٍ أسوأ لحماية الناس
    Evinde çocukluğumdan kalma eşyalarla dolu bir odası var kitap dolabındaki gizli kapının arkasında. Open Subtitles لديها غرفة مملوءة بأغراض طفولتي بمنزلها وراء مدخل سري في خزانة
    Gail teyzenin şehir dışından gelen bir gazeteci için de bir odası var mıdır sence? Open Subtitles أتظن أن خالتك (غايل) لديها غرفة لصحفي من خاج البلدة؟
    Donanımlı bir panik odası var. Open Subtitles لديها غرفة ذعر كاملة
    Senin resimlerinle süslenmiş bir odası var. Open Subtitles لديها غرفة مُزينة بصوركَ
    Dalgagüdücü'de, her türlü zamana uygun kıyafet üreten kıyafet odası var. Open Subtitles (ويف رايدر) لديها غرفة تمويه تصنع ثياباً مؤقتة... أزياء
    Kahretsin, benim için de bir odası yok ama hazırlıyor. Open Subtitles أعني اللّعنة، لم يكن لديها غرفة لي ولكنها تعدّ واحدة، أقسم لك

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus