Biraz karışık bir durum çünkü Kız arkadaşı var, bu yüzden kimseye söyleyemiyorum. | Open Subtitles | الامر معقد لإن لديه خليلة لذلك لا اقدر ان اخبر اي احد |
Ama Claudio'nun da bir Kız arkadaşı var mıydı, bilmiyorum. Çok aptalca. | Open Subtitles | لم تكن تعرف إن لديه خليلة ليس بعد مابحثت |
Başkanın bir Kız arkadaşı var. | Open Subtitles | الرئيس لديه خليلة. |
- Doug'ın kız arkadaşı yok. | Open Subtitles | (دوغ) ليس لديه خليلة. |
Çünkü zamanında burada çalışan bir kız arkadaşı vardı. Ayrılır ayrılmaz kızı şutladı. | Open Subtitles | لأنّه كان لديه خليلة ذات مرّة كانت تعمل هنا، وانفصلا، فقام بطردها بسرعة. |
- Kız arkadaşı var mıymış? - Çok yakışıklı. | Open Subtitles | هل لديه خليلة ؟ |
Kız arkadaşı var onun. | Open Subtitles | - إنه ليس بالأمر الجلل - هو لديه خليلة |
- Tamam. Bir Kız arkadaşı var. | Open Subtitles | بخير, لديه خليلة |
Galiba Linc'in gizli bir Kız arkadaşı var. - Pilot hanım. | Open Subtitles | ،أظن أن (لينك) لديه خليلة سرّية .السيّدة الطيارة |
- Patchi'nin bir Kız arkadaşı var. | Open Subtitles | ـ (باتشي) لديه خليلة |
Davis'in bir Kız arkadaşı var. Anna. | Open Subtitles | (ديفيس) لديه خليلة أسمها (آنا)... |
Burt'ün bir Kız arkadaşı var. | Open Subtitles | بيرت ) لديه خليلة |
Bob amcamın bir kız arkadaşı vardı. | Open Subtitles | العم ً بــوب ً كانت لديه خليلة . ربما كانت هــي ؟ ــ خليلة ؟ |