Glacier Milli Parkı'nda; uzun ve dar, içinde bir nevi baş aşağı duran dağlar olan Bowman gölündeydim. Ve partnerimle benim bir yarış kayığımız vardı. | TED | كنت في بحيرة بومان في حديقة جلاسير الوطنية، وهي بحيرة طويلة ونحيلة وفيها نوع ما من الجبال المقلوبة، وكان لدي أنا ومن يرافقني قارب تجديف. |
Eğer yaparsak, esas benim konuşmak istediğim birşey olacak. | Open Subtitles | إن فعلنا ذلك.. فسيكون لدي أنا ما أخبركِ بهِ |
Özür dilerim, Madam. Düşüncesizlik ettim. benim de Tavistock'da arkadaşlarım var da. | Open Subtitles | لقد كنت وقحاً لأن لدي أنا أيضاً أصدقاء في تافيستوك |
Düşüncesizlik ettim. benim de Tavistock'da arkadaşlarım var da. | Open Subtitles | لقد كنت وقحاً لأن لدي أنا أيضاً أصدقاء في تافيستوك |
- bende. Menülerinizi masaya bırakın. Can kulağıyla dinlemenizi istiyorum. | Open Subtitles | لدي أنا ولكن يجب عليكم وضع القائمة على الطاوله لأني احتاج إنتباهكم الكامل |
21 yaşında olabilir ama benim 21 yıllık deneyimim var. Onu masanın altında bile beceririm. | Open Subtitles | قد يكون سنها 21 لكن لدي أنا 21 عام من الخبرة |
Bana hak vermek sana zor geliyor. Ama sözümü bitireyim. Elinde yeterli hiçbir şey yok, ama benim var. | Open Subtitles | أعرف أنه من الصعب أن توافقني الرأي ، و لكن دعني أنهي كلامي ليس لديك الشئ الكثير و لكنه لدي أنا |
Jake ve benim çoktan bir planımız olabileceğini sen ortalarda olmasan da hayatımızın devam ettiğini ve sadece bize ihtiyacın olduğunda ortaya çıkmadığımızı biliyor muydun? | Open Subtitles | هل فكرت أنه ربما لدي أنا و "جيك" خطط أخرى؟ أن حياتنا مستمرة وأنت لست هنا؟ وأننا لا نظهر فجأة في اللحظة التي تريدنا بها؟ |
Kuzenim ve benim partiden önce yapmamız gereken çok iş var. | Open Subtitles | لدي أنا و ابنة خالتي أعمال كثيرة قبل الحفل |
benim de kendi içimde ailevi sıkıntılarımın olduğunu itiraf etmeliyim. | Open Subtitles | لدي أنا الإعتراف, علي أيضاً العائلية, مشاكلي |
Bir bebek sahibi olmak zor bir iş, ...gerçekten de benim için çok zordu, ...ve eksikliğini hissettiğim bir şey vardı bir partner, sen ve Peter'ın olduğunuz gibi. | Open Subtitles | شريك وأنت لديك أفضل شريك بيتير نعم. لدي أنا أعلم |
Ve benim gizliliğim benim için önemli olduğundan senin ve benim bir problemimiz var. | Open Subtitles | وبما أن عدم كشف هويتي مهماً لدي أنا وأنتِ لدينا مشكله |
Senin davanın mahkûmiyeti onaylandı. benim elimde ne var? | Open Subtitles | أنت حصلت على إدانة ماذا لدي أنا ؟ |
- benim de en sevdiğimdir. | Open Subtitles | إنها المفضّلة لدي! إنها المفضّلة لدي أنا أيضًا. |
Glauco ve benim eril bir konumumuz var. | Open Subtitles | rlm; كان لدي أنا و"غلاوكو" موضعاً rlm; ذكورياً وغيره. |
(Kahkaha) Johnny Depp gibi, ya da yaşları 16 ile 50 arasında olan Amerikalıların yüzde 25'i gibi, benim de bir dövmem var. | TED | (ضحك) ومثل جوني ديب، حوالى 25% من الأمريكين بين عمر 16 - 50، لدي أنا أيضاً وشم |
benim de yok. | Open Subtitles | ليس لدي أنا أيضاً |
Diğer yandan, bende bu var. | Open Subtitles | ليس لديكِ دليل على ذلك بينما لدي أنا هذا |