yani Çin'in nasıl bir yol izlediği hakkında değerlendirme yapmaya çalışırken bunun tam tamına bir açık oturum olduğunu görüyoruz. | TED | لذلك عندما نحاول تقييم هذا السؤال عما إذا كانت الصين رائدة حقًا، فيمكننا أن نرى أنه ما زال جدلًا مفتوحًا. |
Evet, yani ben pastamdaki mumları söndürürken, o gün bir yerlerde... | Open Subtitles | لذلك عندما كنت أقوم بإطفاء شموع قالب الحلوى الخاص بعيد ميلادي |
yani gelecek sefer bir yabancıyla konuşurken ve rahat hissediyorsanız, onlara kendiniz hakkında doğru, gerçekten kişisel bir şeyinizi söyleyin. | TED | لذلك عندما تتحدثون إلى غريب في المرة القادمة وشعرتم بالراحة، أخبروهم شيئيًا حقيقيًا عنكم، شيء شخصي حقًا. |
O yüzden askerleri şikayet ederken duyarsanız bundan söz ettiklerini bilin. | TED | لذلك عندما تسمعون الجنود يشتكون , هذا هو بالضبط ما يتحدثون عنه , تعرفون ؟ |
O yüzden böyle laflar ederken biraz dikkatli ol, olmaz mı? | Open Subtitles | لذلك عندما تقولين أشياء من هذا القبيل كونى حذرة ؟ |
O yüzden konustugunuz zaman sesinize kodlanmis mikro titresimler karsi cinsin iç kulagindaki küçücük killari harekete geçiriyordu. | Open Subtitles | لذلك عندما تتكلم الهزات الصغيرة يعاد تشفيرها داخل صوتك يحفز شعيرات دقيقة وقليلة |
geldiğinde gördü ki biri onu çalmış ve sonra içeri gidip ağlamaya başladı. | Open Subtitles | لذلك عندما خرج شخصا ما قد سرق وذهب داخل وقال انه كان يبكي |
yani kayıt stüdyosuna girdiğinizde, her eser arasında durup gerekirse piyanonuzun yeniden kurmalısınız. | TED | لذلك عندما تذهب إلى جلسة التسجيل, فإنك تتوقف بعد كل مقطوعة لتعيد ضبط البيانة لو تطلب الأمر ذلك. |
yani, yapay zekâyla çalışırken problemlerden kaçınmak bize bağlıdır. | TED | لذلك عندما نعمل مع الذكاء الاصطناعي يمكننا أن نتجنب المشاكل. |
Ve biz bunun ortasında yaşıyoruz, yani merkeze doğru baktığımızda, galaksi düzlemini belirten bu düzlemi ya da hattı görüyoruz. | TED | و نعيش في منتصفها، لذلك عندما ننظر للمركز نرى منبسط يبين انبساط مجرتنا او خط يحدد انبساط مجرتنا |
yani konu eğitim reformu ve değişimi olunca başka bir sistemi kopyalamaktan bahsedemeyiz. | TED | لذلك عندما ننظر إلى إصلاح التعليم وتحويله، هو ليس كنظام عملية الاستنساخ. |
yani Bay Delaney Bayan Redfield ile bir ilişkisi olduğunda tüm kent duyuyor. | Open Subtitles | لذلك عندما يغازل ديليني السيدةريدفيلد.. تستيقظ البلدة بأكملها |
yani Dunluce'deki turnuvada Donnchadh'ın kızını kazanmaya geldiğinde... ben olduğumu fark edemedi. | Open Subtitles | لذلك عندما جاء الى المسابقة فى الدونلوك ليفوز بإبنة دونيكاند لم يعرف أنها أنا |
yani Dunluce'deki turnuvada Donnchadh'ın kızını kazanmaya geldiğinde... ben olduğumu fark edemedi. | Open Subtitles | لذلك عندما جاء الى المسابقة فى الدونلوك ليفوز بإبنة دونيكاند لم يعرف أنها أنا |
O yüzden jimnastik sınıfınızdan iri, kuvvetli çocuklar seçiniz. | Open Subtitles | لذلك عندما تختار اللاعبين تأكد انهم الأضخم والأقوى |
O yüzden hileli bir organizasyon gördüğümde, bu miktardaki bir parayı gizemli bir teknoloji için harcamak istiyorum. | Open Subtitles | لذلك عندما رايت هذه المنظمة الخطرة سوف تدفع كل هذا المال على هذا الشيء الغامض |
O yüzden vakit buldukça aşevine yardıma gidiyorum. | Open Subtitles | لذلك عندما أملك بعضا من الوقت أذهب للمساعد في مطبخ الحساء |
O yüzden, onu "L" sözcüğü, "M" sözcüğü veya "G" sözcüğü ile adlandırmanı istemiyorum. | Open Subtitles | لذلك عندما تكون هنا .. لا تقولى لها أي كلمات أمثال الإل .. أو الإم .. |
O yüzden telgrafçı dördüncü kez tepeden aşağı geldiğinde bu onun kalbini kırmış. | Open Subtitles | لذلك عندما اتي عامل التلجراف للمرة الرابعة كسر ذلك الخبر قلبها |