Kocana başka bir şey çalmasını söyleyebilir misin? | Open Subtitles | أيمكنكِ أن تقولي لزوجكِ بأن يعزف شيء آخر؟ |
Kocana daha iyi bir iş bulabiliriz. Bir ev alabiliriz. | Open Subtitles | وان أجد لزوجكِ وظيفة مناسبة أن أجد لكِ منزلا |
Konuyu kocanıza benim yerime sizin açıklamanız daha iyi olur belki de. | Open Subtitles | ربما ستكونين بارعة بما يكفـي لتوضيح الأمر لزوجكِ |
Sanırım kocanızın Oklahoma'da yakınları var. | Open Subtitles | أعتقد بأن لزوجكِ بعض الأقارب في أوكلاهوما |
Kocanız arkadaşını özgür bırakırken hiç tanımadığı bir adamı da kurtaracağını nasıl öngörebilirdi? | Open Subtitles | كيف يمكن لزوجكِ أن يتوقع بأنه بتحريره لصديقهِ سيحرر رجلاً لم يلتقيه أبداً؟ |
Kocan ve oğluna yıllar önce olanlar ile ilgili bir durum. | Open Subtitles | بسبب ما حدث لزوجكِ وإبنكِ كل السنين الماضية |
Kocanın, boş zamanlarında yaptığı şeyler için endişelenmediğin için aferin sana. | Open Subtitles | هذاجيدلكِ.. لعدم قلقكِ على الفراش العازب لزوجكِ .. |
Bu helikopteri kullanmak gibi bazı işlerde kocanı nasıl görüyorsun? | Open Subtitles | وماذا عن بعض التشجيع لزوجكِ لقدرته حتى على قيادة هذه الطائرة؟ |
Ben sadece Eşinizin ölümüne ne kadar üzüldüğümü söylemeye geldim. | Open Subtitles | أريد.. أردتفقطأن أعبرعنأسفي .. لما حدث لزوجكِ .. |
Kocana ne olduğunu bilmiyorum ama bulabilirim. | Open Subtitles | أنا لا أدري بما حدث لزوجكِ.. ولكن يمكنني اكتشاف الأمر |
Bunu müstakbel Kocana söylemen gerekmez miydi? | Open Subtitles | الايفترض بكِ ان تقولي هذا لزوجكِ المستقبلي؟ |
Kocana gelince, bilmiyorum. Ona sormalısın. | Open Subtitles | بالنسبة لزوجكِ لا أدري، يجدر بكِ سؤاله بنفسكِ |
Kocana duyduğun saygı, ve onun talihsiz kalp krizi. | Open Subtitles | واحترامًا لزوجكِ ونوبته القلبية المأسوية |
Ama kocanıza değil, ona danıştınız. | Open Subtitles | ورغم ذلك لجئتِ له فى مسألة لم تلجئى لزوجكِ فيها |
Evet ama eminim kocanıza çok şey ifade edecektir. | Open Subtitles | أجل, لكنني متأكد أنهُ سيعني شيئاً بالنسبة لزوجكِ |
Bizi ağlayarak aradınız ve kocanıza ulaşamadığınızı söylediniz. | Open Subtitles | إتّصلتِ بنا تبكين وتبلغين أنّكِ لا تستطيعين الوصول لزوجكِ. |
kocanızın kendine veya bir başkasına zarar vermesini istemiyorum. | Open Subtitles | لا أريدُ لزوجكِ أنّ يؤذيَ نفسه أو أيِ شخصٍ آخر |
Bilmenizi isterim bence kocanızın, yanında sizi de getirmesine hiçbir hakkı yoktu. | Open Subtitles | أريدكِ أن تعرفين أعتقد أنه لم يكن لزوجكِ الحق في إحضاركِ إلى هنا |
Siz ve Kocanız, kızınızla elimden geldiğince iyi şekilde ilgileneceğime emin olabilirsiniz. | Open Subtitles | ويمكن لزوجكِ الاطمئان بأنني سأعامل ابنتكما بأقصى درجات الرعاية والحسبان |
Kocanız bunu daha önce de yaptı mı? | Open Subtitles | هل سبق لزوجكِ القيام بشيء مثل هذا من قبل ؟ |
Hepsi doğumu başlatmak ve Kocan için harika şeyler ama eve döndüğünüzde. | Open Subtitles | كلها جيدة للتعجيل و لزوجكِ عندما تعودين الى المنزل |
Ama Kocanın gerçekten radyasyon tedavisi aldığını düşünmesini istiyorsan yerinde olsam on dakika daha beklerdim. | Open Subtitles | لكن قد أنتظر 10 دقائق أخرى إذا أردتِ حقاً لزوجكِ أن يظنّكِ تتلقين المعالجة الإشعاعيّة |
Güzelce evine dön ve kocanı ışıltılı bir gülümsemeyle karşıla. | Open Subtitles | لذا، عُدي إلى البيت وإبتسمي بإشراق لزوجكِ عندما يعود. |
Eşinizin genç kızlara karşı özel bir ilgisi var mıydı? | Open Subtitles | هل لزوجكِ إهتمام خاص بالفتيات؟ |
Evine git, kocanla birlikte ol, ve fanteziden de kaçınma. | Open Subtitles | اذهبي للبيت، واصنعي الحب اللذيذ لزوجكِ ولا تخشي أن تتقمصي الدور |
Böylece eşiniz borçlarını ödemeye odaklanabilir ve yaşamak için bir yer bulmaya. | Open Subtitles | بهذه الطريقة يمكن لزوجكِ التركيز لسداد ديونه. و الحصول على مكان للعيش. |