Onları ziyarete gideceğiz ve her şey yoluna girecek | Open Subtitles | وسوف نحن نذهب لزيارتهم كل شئ سوف يكون جيد |
Çoğu insan, onları hediye eden kişi ziyarete geleceği zaman beğenmedikleri hediyeleri meydana çıkarırlar | Open Subtitles | إن أكثر الناس ينقبون عن الهدايا التى لا يحبونها حينما يجىء شخص أعطاهم إياها لزيارتهم |
- Sanırım biri onları ziyarete geliyor. | Open Subtitles | -أعتقد أن شخصاً ما جاء لزيارتهم |
Ara sıra onları ziyaret ediyorum. | Open Subtitles | أنا أذهب هناك لزيارتهم كلما أمكنني ذلك. |
Sürekli ziyaretçileri olup olmadığını soruyorlar. | Open Subtitles | يسألون دائماً إذا كان هناك أي شخص جاء لزيارتهم |
Helen'la çocukları çok özledik ama şu an onları ziyarete gitmeye bütçemiz yetmiyor. | Open Subtitles | (هيلني) و أنا حقاً مشتاقين للأولاد لكن لا يمكننا تحمل نفقات السفر لزيارتهم الأن |
Helen'la çocukları çok özledik ama şu an onları ziyarete gitmeye bütçemiz yetmiyor. | Open Subtitles | (هيلني) و أنا حقاً مشتاقين للأولاد لكن لا يمكننا تحمل نفقات السفر لزيارتهم الأن |
Helen'la çocukları çok özledik ama şu an onları ziyarete gitmeye bütçemiz yetmiyor. | Open Subtitles | (هيلني) و أنا حقاً مشتاقين للأولاد لكن لا يمكننا تحمل نفقات السفر لزيارتهم الأن |
Telluride'daki evindeyken Miscavige ziyarete geldi. | Open Subtitles | أثناء وجودها فى بيته فى (تيليرايد) جاء (ميسكافيج) لزيارتهم. |
Ben de gidip onları ziyaret ediyorum, çünkü... | Open Subtitles | لذلك أذهب إلى هناك لزيارتهم لان... |
Bugün bir ziyaretçileri olup olmadığını biliyor musunuz? | Open Subtitles | هل أتى أحدٌ آخر لزيارتهم اليوم؟ |