Çok zor ve ben onunla günde birkaç saat geçiriyorum sadece. | Open Subtitles | إنها صعبة ، و أنا فقط عملت معه لساعات قليلة باليوم |
Konvoy yola çıkalı birkaç saat olmuştu Brezilya'ya doğru ilerliyordu. | Open Subtitles | القافلة كانت على طريق لساعات قليلة فقط، متجّهة نحو البرازيل. |
Elimizdeki veriler, bu ilacın grip semptomlarını birkaç saat kadar kısaltacbileceği yönünde. | TED | نحن لدينا مسبقاً المعلومات التي تُظهر أن هذا الدواء يقلص من فترة الحمى لساعات قليلة. |
Çoğu kuşun yumurtası, birkaç saatliğine açıkta bırakılırsa soğur ve kabukları kırılmaz. | Open Subtitles | معظم بيض الطيور ،الذي يُترك مكشوف حتى ولو لساعات قليلة يتعرض للبرودة ، ولا يفقس أبداً |
birkaç saatliğine de olsa bu hisleri seninle paylaşmak istedim. | Open Subtitles | أردت فقط مشاركتك هذه المشاعر ولو حتـّى لساعات قليلة |
Neyse, birkaç saate dönmüş oluruz. | Open Subtitles | إذاً, لربما علينا أن نخرج لساعات قليلة فحسب. |
Büyü olacak... Uyku herkes koyacağız. Ama sadece birkaç saat için. | Open Subtitles | التعويذة ستجعل الجميع ينام .. لكن فقط لساعات قليلة |
Çocukları birkaç saat daha bekletebiliriz. | Open Subtitles | إنهم يافعون، لذا يمكننا الإنتظار لساعات قليلة |
Günde sadece birkaç saat besleniyorlar sonra derinliklere doğru kayboluyorlar. | Open Subtitles | ،يأكلون لساعات قليلة يومياً ثم يختفون مجدداً في الأعماق |
Ama benim birkaç saat için, biyoenformatik deneyimi olan birine ihtiyacım var. | Open Subtitles | لكن انا بحاجة لشخص بتدرب عالي ولديه خبرة فـ الاحياء فقط لساعات قليلة |
Orkalar her gün sadece birkaç saat avlanabilir çünkü alçak gelgitte taşlı resifler sahile ulaşmalarını engeller. | Open Subtitles | تستطيع الأوركا الصيد فقط لساعات قليلة كل يوم، لأن عند انحسار المد تمنع الشعاب الصخرية وصولهم إلى الشاطئ. |
birkaç saat seni terletirim. Belki de birkaç gün. | Open Subtitles | أحتجزك لساعات قليلة ، وربما أيام قليلة |
birkaç saat seni terletirim. Belki de birkaç gün. | Open Subtitles | أحتجزك لساعات قليلة ، وربما أيام قليلة |
birkaç saat önce tanıştığın birine mi? | Open Subtitles | رجل بالكاد تعرفه لساعات قليلة ؟ |
Bir yatak, yemek, birkaç saat uyku. | Open Subtitles | انه سرير وجبة طعام والنوم لساعات قليلة |
Üst yüzey sıcaklık sınırları günde sadece birkaç saatliğine yukarıda aktivite yapılabilecek seviyelerde oluyor. | Open Subtitles | معدل الحرارة المرتفع يقلل مستوي نشاطهم علي سطح الكوكب لساعات قليلة خلال النهار |
Richard Tyler sadece birkaç saatliğine buradaydı. | Open Subtitles | ريتشارد تايلور كان هنا لساعات قليلة فقط |
Kendine gelmen için en azından birkaç saate ihtiyacın var. | Open Subtitles | أنتِ بحاجة لساعات قليلة من الراحة لتستردي عافيتك |
- En fazla birkaç saate dönerim. | Open Subtitles | -سأغيب لساعات قليلة |