Sana kızgın değilim, seni özlemiyorum. Bir sürü kişiyle çıkıyorum. Ben iyiyim. | Open Subtitles | انا لستُ غاضبة منك ، ولستُ بحاجة اليك، و اواعدكثيراً،انابخير. |
Benimle tartıştığın için sana kızgın değilim. Sana kızgınım çünkü bana yalan söyledin. | Open Subtitles | أنا لستُ غاضبة لأنك تُعارضني، أنا غاضبة لأنك كذبت عليّ. |
kızgın değilim tatlım. Sadece şaşkınım. | Open Subtitles | لستُ غاضبة يا عزيزتي أنا مشوشة فقط |
Matthew, düşünüyordum da ve şu an kızgın değilim, gerçekten değilim. | Open Subtitles | "ماثيو"، لقد كنت أفكر و أنا لستُ غاضبة الآن، حقاً أنا لست كذلك |
kızmadım. Benimle eğlenmekten her zaman zevk almıştır. | Open Subtitles | أنا لستُ غاضبة , فهو دائما ما يستمتع باغاظتي |
Sonra anladım ki, ona kızgın değilim aslında. | Open Subtitles | بعدها ادركت أنا بالطبع لستُ غاضبة منها |
kızgın değilim. | Open Subtitles | أنا لستُ غاضبة. |
kızgın değilim, ben sadece sukutu hayale uğradım. | Open Subtitles | لستُ غاضبة. أنا فقط, غايــةً في... *عضو البرلمان*. |
Onu saldığın için sana kızgın değilim, Damon. | Open Subtitles | لستُ غاضبة منكَ لإطلاقكَ سراحه يا (دايمُن). |
Zach, kızgın değilim, ...ama böyle şeyleri birbirimizden saklamamamız gerek, tamam mı? | Open Subtitles | زاك), أنا لستُ غاضبة) لكنّنا لا نخفي الأمور عن بعضنا البعض, حسنًا ؟ |
- Tamam kızgın değilim. | Open Subtitles | -ماري)؟ ) -أنا لستُ غاضبة, أنا فقط لا أُريد أن أكو هُنا بالخارج. |
Sana kızgın değilim. | Open Subtitles | لستُ غاضبة منك. |
- O zaman ben de kızgın değilim. | Open Subtitles | إذاً أنا لستُ غاضبة |
- O zaman ben de kızgın değilim. | Open Subtitles | إذاً أنا لستُ غاضبة |
kızgın değilim. | Open Subtitles | أنا لستُ غاضبة. |
Dur artık, kızgın değilim. | Open Subtitles | كفى, إني لستُ غاضبة. |
Özür dilerim. Sana kızgın değilim. | Open Subtitles | أنا آسفة ، لستُ غاضبة منك |
Onlara kızgın değilim ki. | Open Subtitles | انا لستُ غاضبة منهم |
Bak, ben kızmadım. | Open Subtitles | اسمعي أنا لستُ غاضبة |
kızmadım. | Open Subtitles | .أنا لستُ غاضبة |
kızmadım. | Open Subtitles | -كلاّ لستُ غاضبة |