"لست شرطياً" - Traduction Arabe en Turc

• polis değilim
• polis değilsin
• polis falan değilim
• polis degil
• Polis olmadığımı

Ben polis değilim. Neden bahsettiğini bilmiyorum.
لقد قلت لك أنا لست شرطياً لا أعرف عما تتحدث

Dimitru, ben polis değilim!
لقد قلت لك أنا لست شرطياً لا أعرف عما تتحدث

Tamam, tamam polisim oldu mu? Sadece iyi bir polis değilim.
حسناً، حسناً، أنا شرطي، اتفقنا لكنني لست شرطياً بارعاً

Sen de bir polis değilsin. Müvekkilimle yalnız kalmak istiyorum.
أنت لست شرطياً لذا، أود التحدث على انفراد مع موكّلتي

Sen deniz biyoloğusun, polis değilsin.
أنـت عالـم بالأحياء البحريـة , لست شرطياً

Aklın başında değil senin. Ben polis falan değilim!
تباً لك إنزع هذه الفكرة من رأسك أنا لست شرطياً

- Ben polis değilim Karayolları Güvenlik Birimi'nden geliyorum.
أنا لست شرطياً. انا من قسم النقل وأمن الطريق.

Sebep, madde 337 İyi ki polis değilim.
السبب رقم 337 لسبب سعادتي أنني لست شرطياً

polis değilim ben. Biri bana senin ayarlayabileceğini söyledi.
هيه, أنا لست شرطياً, قيل لي أنه يمكنك أن تفيدني بذلك؟

Pekâlâ, ama ben polis değilim o yüzden benimle konuşabilirsin.
حسنا، أنا لست شرطياً لذلك يمكنك التحدث معي

Ben polis değilim ki. Böyle bir suçun altından kalkabilecek kadar kalifiye değilim.
أقصد أنني لست شرطياً لست مؤهلاً للتعامل مع جريمة كهذه

Elimden ancak bu kadarı gelir Clara. Kulübenin üzerinde yazdığı gibi gerçekten bir polis değilim ben.
أنا لست شرطياً حقيقياً هذا فقط مكتوب في التارديس

Hayır, hayır, polis değilim.
لا، لا، أنا لست شرطياً إنني عرَّاف فحسب

Atış taliminde sınıf birincisiydim. Niye polis değilsin?
ـ كنت الأول في صف الرماية ـ ولمَ لست شرطياً إذاً؟

- Şanslıymışım ki polis değilsin.
اذن فأنا محظوظ لأنك لست شرطياً

Burada polis değilsin. Sıraya gir. Hemen.
لست شرطياً هنا، عد إلى الصف، الآن.

Beni öldüremezsin. Sen polis değilsin.
لا تستطيع قتلي لست شرطياً

Ayrıca polis değilsin.
كما أنك لست شرطياً

Hey, Rodney, sen polis değilsin.
رودني، أنت لست شرطياً

Yeterlilik sinavinda 1400 puana ucmussun, ufaklik. Sen polis degil, astronotsun.
لديك 1400 على الإس إي تي أنت رائد فضاء و لست شرطياً

Durum şu, Polis olmadığımı biliyor. O yüzden aşağı inmemi istiyor.
هو يعلم أنني لست شرطياً لذا يريد منّي أن أذهب إليه