O çocuğu raylardan öyle çekmek için baya cesaretiniz varmış. | Open Subtitles | لديك بعض الجرأة لسحبك ذلك الفتى من على السكة هكذا |
Seni bundan uzaklaştırmak için ne yapmalıyım? | Open Subtitles | إذاً, ماذا علي أن أفعل لسحبك بعيداً عن هذه الورقه ؟ |
Seni buraya sürüklediğim için özür dilerim. | Open Subtitles | ًأنا آسفة لسحبك بعيدا. أعلم أنه ليس الوقت المناسب. |
Seni buraya kadar getirdiğim için üzgünüm. | Open Subtitles | - لسحبك كل تلك المسافه الى هنا - بالواقع لقد كانت تستحق مشاهدتك |
Seni partiden alıkoyduğum için üzgünüm | Open Subtitles | انا اسف لسحبك بعيدا عن الحفلة. |
seni bu saatte getirttiğim için çok özür dilerim. | Open Subtitles | أنا آسفه لسحبك خارجاً في هذه الساعة |
Alarmı çalıştırdığın için ceza aldın mı? Evet. | Open Subtitles | ألم تحتجز لسحبك زر إنذار الحريق؟ |
Aynen, seni ve senin o aciz arkadaşlarını kurtardıkları için! | Open Subtitles | أجل، لسحبك أنت و كل رفاقك العاجزينّ خارج البحر! |
Yapardım. Heyecanlı hayatına beni de çektiğin için sağ ol. | Open Subtitles | -شكرًا لسحبك ليّ لعالمك الممتع |
- Evet, efendim. - Yanan bir Humvee'den Onbaşı Dawson'ı çıkardığın için Gümüş Yıldız almışsın. | Open Subtitles | ـ أجل، سيدتي ـ لقد تقلدت بوسام الفضي لسحبك العريف (دوسن) من سيارة محترقة؟ |
Liv yok olmadan önce seni öteki taraftan çekmek için bir büyü üzerinde çalışıyor. | Open Subtitles | (ليف) تحضّر تعويذة لسحبك من الجانب الآخر قبل زواله. |