Yani bana kalırsa en iyi arkadaşın Cindy'yi arabayı çalıp, çöle getirmesi için kandırdın. | Open Subtitles | لذا أعتقد بأنّك حَصلتَ على bff cindyكَ لسَرِقَة السيارةِ و أخرجْه الصحراءَ |
DVD'yi çalıp size teslim etsin diye ona para verdiğinize inanıyoruz. | Open Subtitles | نعتقد بأنّ دَفعتَه لسَرِقَة الظهرِ DVD. |
Helikopteri bir nükleer silahı çalmak için kullandılar. | Open Subtitles | لقد أستخدموا الطائره المروحيه لسَرِقَة السلاح النووي |
Hepimiz katilin, bir dosyayı yakmak ya da çalmak için içeri girdiğini düşünüyorduk ama yanılıyorduk. | Open Subtitles | كلنا إفترضنَا ان القاتل إقتحمَ هنا لإحتِراق ملف أَو لسَرِقَة ملف، لَكنَّنا كُنّا خاطئون. |
Yani Paul, Estevan'ı öldürür. Sevgilisini çalmasının verdiği öfkeyle yüzünde puro söndürür. | Open Subtitles | يَقْتلُ لذا بول Estebban، يَضِعُ السيجارَ خارج على وجهه كa لمس شخصي لسَرِقَة بنتِه. |
Marc'ı benden çalmasının bedelini ödetiyordum sadece. | Open Subtitles | أنا كُنْتُ فقط أَنتقمُ منها لسَرِقَة (مارك) منّي. |
-Anlaşma yapmayacağız -Ben Thunderbird'leri dünyanın büyük bankalarını soymak için kullanacağım | Open Subtitles | سَأَستعملُ صقور الجو لسَرِقَة البنوكِ بدِاية بمصرفِ لندن |
O gece tamirhaneye bir şeyler çalmak için girmiştim. | Open Subtitles | أنا كُنْتُ ذاهِباً إلى الدكانِ ذلك الليلِ لسَرِقَة بَعْض المادةِ. |
Omega Chiların barını çalmak için kancamı kullanabiliriz. | Open Subtitles | يُمكِنُنـا أَن نَستخدم خطّافَ الإمساك لسَرِقَة الأوميغا كاي برطوبة الحانةً. |
Onların antika sandalyelerini çalmak için. | Open Subtitles | لِماذا؟ لسَرِقَة كراسيهم الأثريةِ. |
Ama işvereninizi soymak için bir mola vermişsin. | Open Subtitles | لكن أولاً توقّف سريع لسَرِقَة ربِّ عملكَ. |