Turtayı, tuvalete gidip turtayı kaçıran arkadaşına göndermiştim. | Open Subtitles | لقد أرسلتها لصديقتها و التي ذهبت الى الحمام و ضيعتها على نفسها |
Sanırım, arkadaşına göndermek istediği bir mesajı bana gönderdi. | Open Subtitles | أعتقد انها أرسلت لي رسالة نصية كانت تريدها لصديقتها. |
arkadaşına ilgi duymuyorum ama kaba olmak da istemedim. | Open Subtitles | ولكني لا أملك أي اهتمام لصديقتها ولكني لم أرِد أن أكون فضاً |
Biliyorsun benimle çıkmayı,Arkadaşı ile seni tanıştıracağım için kabul etti. | Open Subtitles | لم تخرج معي إلا انني سأحضر رفيقا لصديقتها |
Eski takım Arkadaşı Simone Sinclair için potaya kolayca gitme şansı verdi. | Open Subtitles | إنها هجمة مرتدة سهلة لصديقتها القديمة بالفريق سيمون سينكلير. |
Kız arkadaşının tangalı bir fotoğrafını gördüm. | Open Subtitles | لقد رأيت صورة لصديقتها وهي بثيابها الداخلية |
Beni piyon gibi kız arkadaşının önüne itti. Bana hıyar dedi. | Open Subtitles | حاولت رهنى لصديقتها وأطلقت على قضيب |
Eşin içkiyi fazla kaçırıp yeni arkadaşına içini dökmek ister. | Open Subtitles | تفرط زوجتك بشرب الكحول وتبوح لصديقتها العزيزة الجديدة بأسرارها . |
Ne demek istediğimi biliyorsun? Ronny, arkadaşına bir kıyak yapıyor. | Open Subtitles | تعرفيـن ما أقصده - روني) إنها تفعل لصديقتها معروفاً) - |
- Onu arkadaşına gönder. | Open Subtitles | -أرسلها لصديقتها |
Bizi tutacak arkadaşları olup olmadığını sordum ve o daha fazlasını yaptı, bizi Arkadaşı Constance'a önerdi. | Open Subtitles | وهي كانت اكثر من سعيدة لتوصي بنا لصديقتها كونستانس |
Onun ölü Arkadaşı için adaleti sağlaması ve bunun için bir yol bulması gerekiyordu. | Open Subtitles | لهذا ستجد طريقة أخرى لتحقيق العدالة لصديقتها |
En iyi arkadaşının bir erkek Arkadaşı var, ki benim anlaşmam çok zor. | Open Subtitles | و لصديقتها حبيب يصعب عليَّ التعامل معه |
arkadaşının anısına nasıl saygı gösteriyor. | Open Subtitles | هكذا إذن تقوم هي بـ رد الشكر لصديقتها. |