-Sana reaktör ile ilgili yolladığım uydu fotoğraflarına yine bak. | Open Subtitles | أنظرى ثانية لصور المفاعل التى التقطها القمر الصناعى |
Gün boyunca cinayet fotoğraflarına bakıyorum. | Open Subtitles | انظر لصور مسرح الجريمة طوال الوقت لا يمكنني ان اعرف ان هذه العائلات في الخارج |
Biraz evvel Müdür Figgins ile toplantım vardı Eleanor yıllardır Glee kulübü fotoğraflarına verilen tahribatlar nedeniyle eğer Glee kulübündeki çocukların resimlerini bu seneki yıllığa koyarsak o garibanları daha fazla utanca ve alaya maruz bırakacağımız konusunda onu ikna ettim. | Open Subtitles | حسنا , لقد كنت في اجتماع مع الناظر فيغنز الينوي ومع كل التخريب لصور نادي غلي في هذه السنة |
Buraya oğlumun resimlerine bakmaya gelmediğinizi biliyorum. | Open Subtitles | حسنا, اعرف يا جماعة انكم لم تأتوا الى هنا لتنظروا لصور لإبني |
Öğle yemekleri ısmarladım. Çirkin çocuklarının resimlerine baktım. | Open Subtitles | دفعت غدائهم، نظرت لصور أطفالهم القبيحين. |
Ve şimdi, aile dramının ilk resimleri. | Open Subtitles | والآن, هذه هي لصور الأولى لمأساة العائلة |
Eğer arterlerin daraldığını düşünüyorsan, sabit resimlere ihtiyacın var, ki bunu sensiz de yapabiliriz. | Open Subtitles | إذا كنت تظن أن الشرايين تضيق سنحتاج لصور ثابتة و يمكننا أخذها بدونك |
Evet. Eski erkek arkadaşım ruhların resimlerini yayınlayan bir dergide çalışıyor. | Open Subtitles | نعم صديقى السابق كان يعمل فى مجلة لصور الاشباح |
Aynı zamanda düğün fotoğrafları için popüler bir fon da oldu. | TED | وأصبح أيضًا خلفيّة مشهورة جدًا لصور الزفاف. |
Ancak, kendimi yüzey yapısını anlayabilecek kadar çok dodo iskeleti fotoğrafına bakmış gibi hissediyordum. Yani, o kadar da zor olamazdı. | TED | لكني شعرت بأني قد نظرت لصور جماجم دودو بما فيه الكفاية حتى أتمكن فعليًا من من فهم أبعادها وإحداثياتها و بالتالي نسخها وتقليدها -- و هذا ليس بالشيء الصعب. |
Sayın Yargıç, olay yeri fotoğraflarına erişme iznimizin olması oldukça işimize yarardı. | Open Subtitles | نقترحُ أيضاً يا سيادتك أنهُ لفخر أن نحصل على التصريح لصور مسرح الجريمة |
Bebeklik fotoğraflarına bakıyorum, tıbbi geçmişlerini okuyorum. | Open Subtitles | تعلم . انظر لصور هؤلاء الأطفال وتاريخ عوائلهم الطبية |
Yalnız başınasın, rahat pijamalarla, ailenin fotoğraflarına bakıyor rahatça osuruyorsun, bu arada biz de ufak bir pipetle seni sömürüp kurutuyoruz. | Open Subtitles | فكروا بها. تكون مع نفسك، لوحدك، مرتاح، بسراويل منزلية، تنظر لصور عائلتك، تطلق الروائح في المكان، |
yemek ısmarladım,çirkin çocuklarının fotoğraflarına baktım. | Open Subtitles | دفعت غدائهم، نظرت لصور أطفالهم القبيحين. |
Çünkü Christopher Wilde'ın fotoğraflarına ihtiyacımız var! | Open Subtitles | لأننا ما زلنا بحاجة لصور لكريستوفر وايلد... |
Biliyorum internette bu gibi siteler var ama 12 yaşındaki çocuğun ölü birinin paparazzi fotoğraflarına bakması? | Open Subtitles | أنا أعلم أن هذا النوع من المواقع الالكترونية موجود ولكن فتاة بعمر الـ 12 عاما تنظر لصور لجثة تم التقاتها من مصوري الأخبار ؟ |
Bu sırada Lange'in resimlerine bakmış olabilirim. - Ne olmuş yani? | Open Subtitles | ربما نظرت لصور (لانج) قليلاً أثناء الخروج ما المشكلة في هذا؟ |
Yoksa sadece resimlerine mi bakıyorsun? | Open Subtitles | أم أنكم فقط تنظرون لصور المدارس؟ |
Etek altı resimleri yayınlayan bir web sayfası var. | Open Subtitles | لماذا لم تخبرني بذلك, فذلك الشاب هو كارل الشرير و هو يدير موقعا لصور البنات الفاضحة |
Eğer arterlerin daraldığını düşünüyorsan sabit resimlere ihtiyacın var, kaldı ki bunu sensiz de yapabiliriz. | Open Subtitles | إذا كنت تظن أن الشرايين تضيق سنحتاج لصور ثابتة و يمكننا أخذها بدونك |
Biz çıksak iyi olur. Tanya'nın fotoğrafları için ışık... | Open Subtitles | يجب أن نذهب من أجل ضوء النهار لصور تانيا |