"لطالما أردت" - Traduction Arabe en Turc

• istiyordum
• hep istemişimdir
• isterdim
• hep merak etmişimdir
• istemiştim

Babamın kalbini kazanan kadınla zaman geçirmek istiyordum ben de.
لطالما أردت تمضية بعض الوقت مع المرأة الفائزة بقلب أبي.

Yıllarca, bağış toplayan ve bir organizatör olarak politikanın güvenli kapıları ardındaydım ama kalben hep aday olmak istiyordum.
لسنوات، كنت موجودة بأمان خلف الكواليس فيما يخص السياسة كجامعة تبرعات وكمنظمة ولكن بداخلي، لطالما أردت أن أترشح.

Sapa yollardan geçerek ülkeyi arabayla dolaşmayı hep istemişimdir.
لطالما أردت أن أسافر عبر البلاد, وأسلك الطرق الخلفية

Bahama'lara gitmeyi hep istemişimdir.
لطالما أردت دوماً أن أذهب إلى جزر البهاماس

Çocukken babam beni Palladium'a götürdüğünden beridir hep bunlardan bir çift isterdim.
أتعرف , لطالما أردت الحصول عليها منذ أن أخذنى والدى إلى السيرك عندما كنت طفلاً

Dünyanın kadınlar ve erkekler için aynı... olup olmadığını hep merak etmişimdir.
...لطالما أردت أن أعرف عما إذا كان العالم يتشابه بالنسبة للرجال والنساء

tamam mı? Hep böyle bir şeyden istemiştim.
حسناً ؟ أتعلمون لطالما أردت واحدة من هذه

Turist: Bu olay olduğundan beri buraya gelmek istiyordum.
سائح:لطالما أردت المجيء إلى هنا منذ وقوع الحادثة

Seninle epeydir konuşmak istiyordum ama vakit bulamıyordum.
لطالما أردت محادثتك، ولكن لم يتسن لنا الوقت

Uluslararası hukuk istiyordum.
أنت تعلم أنني لطالما أردت العمل في القانون.

Yeğenime gayet iyi durumdaki bir yarış arabasıyla kaza yaptıran şu kızla hep tanışmak istiyordum zaten.
لطالما أردت أن أقابل الفتاة التى جعلت ابن أختى يصاب بحادث فى سباق سيارات رائع

Sana bunu daha listemi oluşturmadan söylemek istiyordum.
لطالما أردت إخبارك بهذا حتى قبل بدء قائمتي

Yok, hep istemişimdir de hiç fırsatım olmamıştı.
كلا ، لطالما أردت أن أكتب ولكن لم يُتح لي الوقت لذلك

Çıkabilirim. Bir deniz yolculuğunu hep istemişimdir.
ربما لطالما أردت في رحلة بحرية

- Onunla evlenmeyi hep istemişimdir.
.. لطالما أردت الزواج بها - .. بالضبط ! جيد -

Bunlardan birini kullanmayı hep istemişimdir.
لطالما أردت استخدام واحدة من هؤلاء

Hayır. hep istemişimdir. Ama babam hiç izin vermezdi.
كلا , لطالما أردت لكن والدي منعني

Eğer böyle yemek yapabilseydim, ben de şef olmak isterdim.
أتمنى لو فقط أني أستطيع الطبخ لطالما أردت هذا

Gençken hep reklam filmlerinde oynamak isterdim, ama sonra bir beynim olduğunu fark ettim.
في صباي , لطالما أردت أن أصبح ممثل في الدعايات التجارية بعد ذلك إكتشفت أن لدي عقل

- Öyle mi? Bir silah kaçakçısının nasıl yaşadığını hep merak etmişimdir.
يا للروعة, لطالما أردت ان أعرف كيف يعيش صانعو الأسلحة العسكرية

Nasıl jonglörlük yapıldığını hep merak etmişimdir. Bana birkaç numara göstersene.
لطالما أردت تعلم قذف الكرات ، أيمكنك تعليمي؟

Her zaman bir gün tekrar yapmayı istemiştim ama balayımızdan sonra pek de bir yere gidemedik, değil mi?
لطالما أردت فعلها مجدداً ذات يوم، لكننا لم نذهب لأي مكان تقريباً بعد شهر العسل، صحيح؟

- Çok eğlenceli olacak. - Hep kirlenmek istemiştim.
هذا سوف يكون ممتعا لطالما أردت أكون وسخا