Çok düzgün. Kavanozlarda tek leke yok. | Open Subtitles | كلها مرتبة بعناية بل وحتى لا يوجد لطخة على الاوعية |
yanında bir de sarı leke var o da herhalde-- | Open Subtitles | هناك a لطخة صفراء بجانبه تماماً. هو من المحتمل - |
Küçük bir heykelde bir leke buldum. | Open Subtitles | أيضاً وجدت لطخة مع مواد أثر على تمثال صغير |
Kutunun sağ tarafında zayıf bir ışık lekesi görebilirsiniz. | TED | يمكنكم أن تروا لطخة ضوء خافت في الصندوق إلى اليمين. |
Arkadaş canlısı komşularımız sağ olsun artık floresan kan lekesi araştırması olmayacak. | Open Subtitles | شكرا إلى جيراننا الودّيين هناك سيكون لا تحسين لطخة دمّ فلورسين. |
"1 sterlin borç versene Smudge." | Open Subtitles | أوي، تقدم لنا مضغة، لطخة. حسنا، يمارس الجنس خارج. |
İnancımızda pek bilinmeyen ama iğrenç bir leke vardı. | Open Subtitles | كانَ هُناكَ لطخة غير معروفة لكنها مُقرفة على ديننا |
Biftek, kapının zinciri, halıdaki leke... | Open Subtitles | أعني شريحة ستيك؟ سلسلة الباب؟ لطخة على السجادةِ؟ |
Ve mavi olanın sol kolunda bir leke olduğunu söyle. | Open Subtitles | وأخبرهم بأنّ هناك لطخة على الكمّ الأيسر للقميص الأزرق. |
Tahminimce, birazcık belirgin bir leke elde edebileceğimizin en iyisi. | Open Subtitles | أودّ أن أقول لطخة جليّة إلى حدٍّ ما هو ما يمكن أن نحلم به. |
Bu her gün yaptığım iş. Bu kıyafetlerde hiç leke yok | Open Subtitles | ذلك ما أفعله كل يوم لم يكن هناك لطخة على تلك الثياب. |
Üzerinde çıkmayan bir leke olduğu vardı, doğru mu? | Open Subtitles | لأن هناك لطخة لا يمكن إزالتها أليس كذلك؟ |
Bu Roosevelt Teleferiğinin pencere eşiğindeki kan lekesi. | Open Subtitles | هو لطخة دم سحبت من على نافذة عتبة روزفلت الترام. |
Sonra kapının iç tarafındaki kolunda kan lekesi buldum kolda aynı zamanda kısmen parmak izleri de vardı. | Open Subtitles | ومن ثمّ لاحظتُ لطخة دم على مقبض الباب وبداخل البوابة، وأيضاً بصمة جزئية على مقبض الباب نفسه. |
Görünüşe göre iç çamaşırında kan lekesi var. | Open Subtitles | يبدوا ان هناك لطخة من الدماء على سرواله. انا اريد تحليل الحامض النووى. |
Çünkü o da Üçlemeci'nin kurbanlarından biriyse fotoğraflarda bir kül lekesi bulabilirsin. | Open Subtitles | لأنّها إن كانت إحدى ضحايا قاتل الثالوث فقد تجد لطخة رماد |
- Tutabilir misin Smudge. | Open Subtitles | - هنا، لطخة. الحصول على هذا سيكون لك، رفيقة. |
Dönüp bakınca her şey bulanık. | Open Subtitles | تَعْرفُ، ظهر مُفَكِّر هو مثل لطخة كبيرة واحدة. |
Bir erkeğe ait yapışkana bulaşmış sağ başparmak izi. | Open Subtitles | تفصيل جزئي طبقي من إبهام الرجل الأيمين المكتشف من لطخة الصمغ |
Gout'un büyük bir aleti olur. Bir şeyleri tamir de edebilir. | Open Subtitles | فـ"لطخة" لديه قضيب كبير, و يمكنه معالجة الأمور |
Makinenin böyle lekeli çıkardığını hiç görmedim. | Open Subtitles | أنا هنا منذ عام, لم يحدث أن كان هناك لطخة مثل تلك من قبل. |
Yine de kurban, lekeyi işaret ediyormuş gibi görünüyor ama. | Open Subtitles | ومع ذلك يبدو أنّ إصبع الضحيّة يشير إلى لطخة |
Neyse bari, hardal lekesinin üstüne düştü. | Open Subtitles | على الأقل وقعت على لطخة مربى الخردل |