...ve ilişkiniz uzun sürmeyecekse... içki teklifimi kabul etmekle bir şey kaybetmezsin. | Open Subtitles | و إذا لك يكن للأبد إذاً لا شيء لديك لكي تخسريه في قبولك لعرضي |
Şimdi koy kemikli kıçını sandalyeye ve senden geriye kalacak parçalar hâlâ bulunacak kadar büyükken, karşı teklifimi dinle. | Open Subtitles | والآن أجلسي مؤخرتك العظمية واستمعي لعرضي المقابل فيما لايزال من جسدك قطعاَ كبيرةَ ما يكفي لإيجادها |
Haydi, evli olduğun için teklifimi reddetmeni geçelim. Büyük sürpriz bu arada, ve yalanlara gelelim. | Open Subtitles | لنتخطى أمر رفضك لعرضي لأنك متزوجة مفاجئة كبيرة بالمناسبة |
Evlilik teklifime mükellef olduğunu sandım. | Open Subtitles | أجل، لقد ظننت أنكِ راضخة لعرضي بالزواج منك. |
Daha sonra benim ponpon kızlar gösterime geliyorsunuz değil mi? | Open Subtitles | إذاً أنتن يا رفيقات قادمات لعرضي التشجيعي لاحقاً, صحيح؟ |
Ay sonundaki konserime gelirler diye umuyordum. | Open Subtitles | كنت نوعا ما آمل أنهم سيأتون لعرضي في نهاية الشهر |
Geri dönüş gösterim için ön sıradan koltuğun var. | Open Subtitles | حصلت على مقعدا في الصفوف الأمامية لعرضي الجديد |
Ama en azından teklifimi bir düşün. | Open Subtitles | لكن على الأقل أنظر لعرضي |
En azından teklifimi dinle. | Open Subtitles | علي الأقل إستمعُ لعرضي. |
O zaman niye teklifimi reddettin? | Open Subtitles | لماذا تدير ظهرك لعرضي ؟ |
teklifimi düşündün mü? | Open Subtitles | هل قمت بتفكير أكثر لعرضي ؟ |
Böylece evlenme teklifime geliyorum. | Open Subtitles | مما يوصلني لعرضي |
Sonny teklifime hevesliydi, değil mi? | Open Subtitles | سوني) كان متحمسا لعرضي) أليس كذلك ؟ |
Sadece gösterime gelmeni istiyorum olur mu? | Open Subtitles | يجدر بك الحضور لعرضي التشجيعي فحسب. |
Sana borcum oldu. Bu yüzden gösterime bilet vermek istiyorum. | Open Subtitles | أنا مدينة لك سأعطيك تذكرتين لعرضي |
gösterime gelin. | Open Subtitles | تعالي الى اداء التجارب لعرضي |
Bu geceki konserime mutlaka gelin. | Open Subtitles | تأكدوا من حضوركم لعرضي الليلة |
Ayı benim gösterim için. | Open Subtitles | الدب مخصص لعرضي |