"لعينه" - Traduction Arabe en Turc

• lanet
• Kahrolası
• boktan
• gözüne
• Siktiğimin
• amına koyayım

Sürekli lanet bir oyun gibi konuşuyorsun, dostum. Biliyor musun?
نعم انت دائما تتحدث مثل لعبه كبيره لعينه يا رجل

Birkaç dakikalığına uzandım ve lanet bir ambulansın içinde uyandım.
لقد تمددت لبعض الدقائق و استيقظت داخل سياره اسعاف لعينه

lanet olası bir sminer değildir. Herşeyi kontrol etmeyi bırak... ve bırak olsun.
بلوغ القاع ليس عطلة نهاية الأسبوع وليس حلقة دراسيه لعينه

Beni soyup arayabilir. Ama yine de Kahrolası bir polis.
يمكنها أن تخلع ملابسها وتفتشنى ولكنها لاتزال شرطيه لعينه

Hiç kurşunum kalmadı. Hiç Kahrolası kurşunum kalmadı!
ليست لدي أي ذخيره ليست لدي أي ذخيره لعينه

Kemere biraz daha boktan kadınsı şeyler lazım.
ما رأيك بوضع زينات لعينه فوق القوس؟

...çünkü olan şey, ışığın tüp dışında kavisli başka herhangi bir yolla gözüne seyahat etmediğini doğrulamasıdır.
لأن هذا يؤكّد أن الضوء لا ينتقل لعينه عن طريق أي مسار معوجّ خارج الأنبوبة

Büyük lanet bir haftasonu olacaktı.
من المفروض أن تكون هذه أجازه نهايه إسبوع كبيره و لعينه

Siz lanet bir makinasınız ve bir makina gibi hareket edeceksiniz.
انت ماكينه لعينه, واريدك ان تفعل مثل الماكينه.

Aventine'de lanet bir savaşın başlamasına da sebep olup, lanet olasıca tüm şehri yokolma tehlikesiyle kaşı karşıya bıraktın!
لقد بدأت حرباً لعينه على المنطقه تهدد بفناء المدينه كلها

Hayır, adamım. Burası lanet üniversite. Tanrı Amerika'yı böyle yerler için kutsasın!
لا يا رجل هذه كليه لعينه ليبارك الله اميركا لمثل هذا المكان!

Bu lanet bir bira, adamım! Çocuklar, dışarıya gelin!
انها بيره لعينه يارجل انتم يا رفاق اذهبو للخارج

- Bana lanet olası tek bir işaret vermedin. - Seni aptal.
لم تعطيني أبدا اشاره واحده لعينه انت احمق

Radyonun sesini aç bebeğim, ben geliyorum. Bunun için lanet bir takım elbise giydim!
افتح المذياع يا حبيبي أنا قادمة لقد أرتديت بذلة لعينه من أجل هذا

Şu lanet kahve lavmanıyla kayısı olayını bir denesen belki de ona herhangi bir şey söylemek zorunda kalmazsın.
ربما ان أخذتي حقنة قهوة شرجية لعينه وأكلتِ بعض المشمش فلن تكوني مجبرة على إخباره أبداً

Siktiğimin kanının son damlasına kadar hepsi atılacak, eğer işine gelmezse Kahrolası eşyalarını toplayıp gidebilirsin.
أريد كل قطره لعينه من هذه الدماء خارج بيتي وإذا لم يعجبكِ هذا يمكنكِ ان تحزمي حقائبكِ اللعينه وترحلي

- Ampul yanmış. - Hayır, hiç Kahrolası elektriğimiz yok.
المصباح لا يعمل لا ليس لدينا كهرباء لعينه

Kahrolası bir futbol maçına birlikte ev sahipliği yapalım diye karımın partisine davetsiz geliyorsunuz.
أنت تتطفل على حفله عيد ميلاد زوجتى لتجعلنى أشارك إستضافه مباراة كره قدم لعينه

Amma boktan iş, ne uğruna?
يالها من صفقة لعينه ولأجل ماذا؟

gözüne ne oldu?
ماذا حدث لعينه ؟

Ben ahlaksız bir şirket için çalışıyorum ve ölü gözlü olmaktan nefret ediyorum amına koyayım, anoreksik bir kocakarı konuşabildiğim tek insan.
انا اعمل لشركة لعينه وانا امارس جنس الكراهيه مع عجوز بقهم عصبي وهي الشخص الوحيد الذي استطيع التحدث معه