Yürümeye başladığından beri odamıza gelip, yatağa atlardı bizi uyandırırdı. | Open Subtitles | ومنذ بدئها المشي، اعتادت القدوم لغرفتنا والقفز فوق سريرنا توقظنا ولم نكن نستطع النوم |
odamıza çıkıp, birşeyler sipariş verip TV izlemeye ne dersin? | Open Subtitles | مارأيك لو صعدنا لغرفتنا ونطلب بعض الخدمات ونشاهد التلفاز |
Sonra odamıza çıkmıştık ve nefis bir sevişmeydi. | Open Subtitles | وبعدها ذهبنا لغرفتنا ومارسنا اجمل مضاجعة |
Hepimiz yaralarımızı sarmak odamıza gitmek ve uyumak istiyorduk. | Open Subtitles | كل ما أردنا أن نفعله هو تضميد جراحنا والذهاب لغرفتنا وننام يا جماعة.. |
Ben odamızın anahtarını istiyorum. - Marnix. - Luc, Sen de katıl oğlum. | Open Subtitles | اود المفتاح لغرفتنا مارنيكس لوك اتركنا وحدنا قليلا |
- O ateşin odama taşınmasını istiyorum. - Bizim odamıza. | Open Subtitles | أود أن تنقل تلك النار لغرفتنا غرفتنا |
Belki de odamıza geri dönüp... konuşmalıyız. | Open Subtitles | اذن... ربما علينا ان نعود لغرفتنا و نتحدث |
odamıza gitsek iyi olacak ama elimiz boş gitmeyelim. | Open Subtitles | حرى أن نذهب لغرفتنا لكن ليس بأيدي فارغة |
Aylar sonra, Miami'deki o programdan önceki gece odamıza geri döndüğümüzde Sally'nin sözüne fazlasıyla sadık kaldığını gördük. | Open Subtitles | بعد أشهر و في الليلة التي تسبق البرنامج الخيري عدنا لغرفتنا و وجدنا أن (سالي) كان أفضل مما صور لنا |
Kutular odamıza taşınmıştı. | Open Subtitles | تم توصيل الصناديق لغرفتنا |
Sonra odamıza geçtik ve nihayet aynı anda "pişti yapmayı" başardık. | Open Subtitles | وبعدها عدنا لغرفتنا |
Kocam ve ben odamıza çıktık. | Open Subtitles | صعدنا أنا وزوجي لغرفتنا |
Yatak odamıza açılan gizli bir geçit. | Open Subtitles | ممر سري لغرفتنا |
- Hemen odamıza gidiyoruz. | Open Subtitles | الآن سنذهب لغرفتنا |
Ed, ed, ed, gecenin bir yarısında bizim odamıza gelip, eski bir magazin dergisi aramanı ve sonra da o magazin dergisini kafama 1.5 metre mesafedeki banyoya götürmendeki duyduğun rahatlığı çok seviyorum. | Open Subtitles | (إد)، (إد)، (إد) أحبُّ أنـك تشعرُ بالراحة بِـما فيه الكفاية لـتأتـي لغرفتنا بالليل تبحـثُ عـن "مجلة الحياة القديمة" بـعدها، تأخذ تلك مجلة "الحياة" |
Onu odamıza götüreceğiz. | Open Subtitles | سآخذها لغرفتنا |
Film izlemekten dönüyorduk... ve kocam odamızın anahtarını aldı. | Open Subtitles | ...كنا قد عدنا من مشاهدة فيلم وزوجي كان يأخذ المفتاح لغرفتنا |
Bizim odamızın tam yanında. | Open Subtitles | إنها ملاصقة لغرفتنا, حسناً؟ |