"لفعل أي" - Traduction Arabe en Turc

    • için her
        
    • yapmak için
        
    • kararlıydık
        
    O kadar çok acıdı ki durması için her şeyi yapacağımı söyledim ona. Open Subtitles قلت إن الألم لا يُطاق وإنّي مستعدّ لفعل أي شيء يوقفه عن تعذيبي.
    Muhteşem biri. Hayranları için her şeyi yapar. Open Subtitles إنه مذهل ، ومستعد لفعل أي شيء من أجل معجبيه
    "Başarmak için her şeyi yapan baterist." Rolling Stone. Kasım 72. Open Subtitles الطبال على استعداد لفعل أي شيء لتحقيق ذلك مجلة رولينج ستون , أكتوبر 1972
    Bir şey yapmak için elimde kalan tek sebep para. Open Subtitles المال هو السبب الوحيد الذي تبقَ لي لفعل أي شيء
    Bilirsin, dinlerimizi 21. yüzyılın gereklerine uygun hale getirmekte kararlıydık. Open Subtitles كنا على أستعداد لفعل أي شيء للدعوة إلى الدين بما يتواءم مع القرن الواحد والعشرون
    Ailemi korumak için her şeyi yapacağıma ve bunu engelleyecek herkese ağabeyimin çektiği acıları çektireceğime yemin ettim. Open Subtitles لفعل أي شئ لحماية عائلتي وأي شخص سيقف في طريقي لتحقيق ذلك سيعاني نفس المُعاناة التي لاقاها أُخي
    Aynen öyle. Senin için her şeyi yaparım, tatlım. Özellikle de kolaysa. Open Subtitles بالطبع ، أنا مستعد لفعل أي شيء لأجلك يا حبيبتي ، خاصة إن كان سهلاً
    Anneni ve o çöreği geri almak için her şeyi yaparım. Open Subtitles أنا مستعد لفعل أي شيء لاستعادة أمكما وتلك الكعكة المحلاة
    İnsanlar çocukları için her şeyi ama her şeyi yaparlarmış. Open Subtitles أتعلمون، الناس تقول دائماً أنهم مستعدون لفعل أي شيء لأطفالهم أي شيء
    Davamız için her şeyi yapmaya hazırdın. Open Subtitles أنت على استعداد لفعل أي شئ من أجل قضيتنا
    Bir paket sigara için her şeyi yapabilir. Open Subtitles هي على استعداد لفعل أي شئ مقابل علبة سجائر
    Kanını tadabilmek için her şeyi göze alabilecek binlerce vampir var. Open Subtitles هناك على الأقل ألفان من مصاصي الدماء مستعدون لفعل أي شيء لتذوق دمها
    İnanın bana, onları tekrar incitmemek için her şeyi yapar. Open Subtitles صدقيني, هو مستعد لفعل أي شيء كي لا يؤذيهم مرة أخرى
    Sizi seven iki çocuğunuz sizin için her şeyi yapacak arkadaşlarınız ve size tapan bir topluluk var. Open Subtitles لديك ابنان يحبانك وأصدقاء مستعدون لفعل أي شيء من أجلك ومجتمع كامل يعبدك
    Bir parçam senin yok olman yok olup gitmen için her şeyi verebilir. Open Subtitles وثمّة جزء منّي مستعدٌ لفعل أي شيء... لكي تختفين من الوجود، وأن... ترحلين...
    Bu cesur anne, yavrularını korumak için her şeyi yapmaya hazır. Open Subtitles كانت هذه الأم الشجاعة مستعدةً لفعل أي شيءٍ لحماية صغارها
    Önünde canın ne isterse yapmak için bir yıl var ve Tanrı fark bile etmeyecek. TED يكون لديك سنة كاملة لفعل أي شيء تريد والله لن يلاحظ ذلك.
    Son beş yıldır bunu yapmak için hiçbir hazırlıkta bulunmadın. Open Subtitles فى السنوات الأخيرة لم تكونى مستعدة. لفعل أي شئ بهذا الخصوص
    Daha önemlisi, bu kadar malzemeyle dolu bir merkeze taşınmamıza karşın, herhangi bir şey yapmak için hiç motivasyonun yok gibi Ryuzaki. Open Subtitles الأهم من هذا، رغم انتقالنا لهذا المركز المليء بالمعدات يا ريوزاكي، إلا أنك تفتقد الحافز لفعل أي شيء؟
    Bilirsin, dinlerimizi 21. yüzyılın gereklerine uygun hale getirmekte kararlıydık. Open Subtitles كنا على أستعداد لفعل أي شيء للدعوة إلى الدين بما يتواءم مع القرن الواحد والعشرون

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus