- Kardeşimi öldürmekten keyif aldın, değil mi? | Open Subtitles | لقد شعرت بالأثارة لقتلكَ أختي، أليسَ كذلك؟ |
Bay Walker, Greg Kervin'i öldürmekten tutuklusunuz. | Open Subtitles | -سيّد (ووكر)، أنتَ رهن الإعتقال لقتلكَ (غريغ كيرفن ) |
Maurice Jones, Marly Lourdes'i öldürmekten tutuklusun. | Open Subtitles | (موريس جونز) ، أنت رهن الأعتقال لقتلكَ (مارلي لوردز). |
Bundan daha kötü olan tek şey sadece teslim olmak isteyen zavallı çocukları öldürdüğün için madalya almak. | Open Subtitles | الأمر الوحيد الأسوأ منه هو أن تنال وساماً لقتلكَ فتى مسكيناً لم يرد إلاّ الاستسلام |
Öyleyse, babanı öldürdüğün için ipe çekerler seni. | Open Subtitles | إذن سيشنقوك لقتلكَ أبيك |
Ama o sizi öldürmek için yaklaşık 1000 mermi harcayıp üç adamını kaybetti. | Open Subtitles | و لكنه أنفق حوالي ألف رصاصة، و خسر تلاثة من رجاله في محاولة لقتلكَ. |
Adam silahsızdı çünkü seni öldürmek için kullanacağı o silahı çaldım. | Open Subtitles | كان أعزل لأنّني سرقتُ مسدّسه... المسدّس الذي كان سيستخدمه لقتلكَ |
Marcus Antony Farrow, 23 Eylül pazartesi ile 24 Eylül salı tarihleri arasında büyük Manchester kentinin Manchester ilçesinde genel hukuka aykırı olarak Abigail Rachel Farrow'ı öldürmekten suçlu bulundunuz. | Open Subtitles | ماركوس أنطونيوس فارو أنتَ متهم بقضية ما بين يومي الإثنين و الثلاثاء 24 و 25 سبتمبر. في المقاطعة الكبرى في" مانسشتر "؛ لقتلكَ( آبيجيلراشيلفارو) |
Sen...öncelikle Ana Lucia'yı öldürdüğün için teşekkürler. | Open Subtitles | أوّلاً، شكراً لقتلكَ (آنا لوسيا) |
Kızını öldürdüğün için. | Open Subtitles | لقتلكَ ابنتكَ |
El Kaide operasyonları vardır , sizin için avcılık para için seni öldürmek için istekli. | Open Subtitles | هنالك من يتربص بكـ من " تنظيم القاعدة " ومستعداً لقتلكَ من أجلِ الحصول على ذلك المال |
Sana söylersem, seni öldürmek zorunda kalırım. | Open Subtitles | إذا أخبرتكَ، فسأضطرّ لقتلكَ |