"لقد أحبت" - Traduction Arabe en Turc

    • çok severdi
        
    • sevmişti
        
    • bayılırdı
        
    • çok sevdi
        
    • seviyordu
        
    • çok severmiş
        
    Kasabamızdaki küçük halk kütüphanesini de çok severdi. Open Subtitles لقد أحبت مجتمع المكاتب فى موطنها
    O rozeti çok severdi. Open Subtitles لقد أحبت ذلك الدبوس
    Son verdiğimi de sevmişti ama bu sefer daha güzel yaptım. Open Subtitles لقد أحبت آخر واحدة أعطيتها إياها ولكن ، حسنا، اتضح أن هذا أفضل
    Dans etmeye bayılırdı. Open Subtitles لقد أحبت الرقص لم تكترث لنوع الموسيقى
    Dora onun için yaptığım videoyu çok sevdi. Ama krediyi alamadım. Open Subtitles لقد أحبت (دورا) الفيلم الذي صنعته لها, لكنني لم أستطع الحصول علي قبول منها.
    Sonuçta, kocasını gerçekten seviyordu ve kocasının tepkisini yerinde buluyordu. Open Subtitles ومع هذا، لقد أحبت زوجها بصدق وتقبّلت وجهة نظره المعارضة
    - Annenizi çok severmiş. - Yanılıyor olmalı . Open Subtitles لقد أحبت والدتك أخبريها أنها مخطئة بالتأكيد
    Kitap okumayı her şeyden çok severdi. Open Subtitles لقد أحبت الكتب أكثر من أي شيء
    Götünden almayı çok severdi! Open Subtitles لقد أحبت المعاشرة من الخلف.
    Soğanları çok severdi. Open Subtitles لقد أحبت بهرات البصل
    Yemek yapmak hoşuna giderdi. çok severdi. Open Subtitles لقد أحبت الطبخ, عشقتهُ
    Onu çok severdi. Open Subtitles لقد أحبت ذلك الشيء.
    Son verdiğimi de sevmişti ama bu sefer daha güzel yaptım. Open Subtitles لقد أحبت أخر ما أعطيتها لها ولكن هذه أفضل ...
    Hayatının ve kariyerinin daha baharındaydı. Bu filmi çok sevmişti. Open Subtitles لقد أحبت هذا الفيلم
    Kırmızı olanı hep sevmişti. Open Subtitles لقد أحبت الحمراء دومًا
    Bahçede benimle birlikte çalışmaya bayılırdı. Open Subtitles لقد أحبت العمل معي في الحديقة.
    Tavan arasına bayılırdı. Open Subtitles لقد أحبت المكان في الأعلى
    Hikaye anlatmaya bayılırdı. Open Subtitles لقد أحبت رواية القصص.
    Sophie de var. Nikita'yı çok sevdi. Bunu şimdiden anlayabiliyorum. Open Subtitles الآمر ليس كذلك (فيكتور) إنها (صوفي) لقد أحبت (نيكيتا) بإمكاني أن اعرف ذلك
    Selam Andre kızım telefonu çok sevdi. Open Subtitles يا (أندري) لقد أحبت الهاتف
    İşini seviyordu, fakat çok fazla ilişkisi kopmuştu. TED لقد أحبت تدريس الأدب ولكنها كانت منفصلة جدا.
    - Annenizi çok severmiş. Open Subtitles لقد أحبت والدتك أخبريها أنها مخطئة بالتأكيد

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus