Bana Subway kahvaltı sandviçi getirdiler. | Open Subtitles | لقد أحضروا لى شطيره المترو من الخبز المسطح |
Yanlarında çatlağın iki yöne de açılmasını sağlayacak yeni bir istasyon getirdiler. | Open Subtitles | لقد أحضروا واحدة جديدة معهم ليجعلوا الشِقّ يعمل في الإتجاهين |
Dün buraya yeni balık getirdiler. Kasım'ın 20'si demişti. | Open Subtitles | لقد أحضروا سمكة جديدة بالأمس، ويقول أننا في الـ 20 من نوفمبر |
- Yanlarında rakun getirmişler. - Rakunumuza kötü davranıyor. | Open Subtitles | لقد أحضروا راكون كحيوان أليف أنه لئيم تجاه الراكون |
Biliyor musun, 1800'lerde Alman Burgermeisters birasını buraya getirmişler. | Open Subtitles | "لقد أحضروا بيرة "جيرمان برغيرميسترز لهنا في وقت ما بالقرن 19 من يدري؟ |
Anne bak, bana kaplumbağa almışlar! | Open Subtitles | انظري يا أمي لقد أحضروا لي سلحفاة |
Hayatını kurtarmak için üç uzman getirttiler. | Open Subtitles | لقد أحضروا ثلاثة أخصائيين لإنقاذ حياته |
Ayrıca 2 hafta sonra yasal olarak kullanabileceğim Mustang'imi de getiriyorlar. | Open Subtitles | في قصرنا بل لقد أحضروا سيارتي إلى هنا والتي سيمكنني قيادتها ، قانونيا ، بعد أسبوعين |
Dört sampuan, iki önlük ve bebek sütü getirdiler. | Open Subtitles | لقد أحضروا أربعة شامبو للرأس, وحليب أطفال |
Bu sene bana senin, çocuklarınla birlikte çekilmiş bir resmini getirdiler. | Open Subtitles | لقد أحضروا لي صورة لكِ هذه السنة، مع أطفالك |
Yani suyu oradan getirdiler ve doğrudan geçidin odasına çıktı. | Open Subtitles | لقد أحضروا الماء إلى هناك ثم إلى أعلى عبر حجرة البوابة |
- DJ getirdiler evi baştan aşağı sihirbazlık temasıyla süslediler. | Open Subtitles | - لقد أحضروا مشغل موسيقى مع منزل سحري كامل للأطفال |
Bunu yanlışlıkla getirdiler. Ben boşa gitmesine izin veremedim. | Open Subtitles | لقد أحضروا هذا بالخطأ لم أكن لأسمح أن يذهب سدى |
Geçen hafta bir bidon daha getirdiler. Unuttun mu? | Open Subtitles | لقد أحضروا اسطوانات جديدة الأسبوع الماضي ألا تتذكّرين ذلك! |
Kolej profesörleri, milletvekilleri getirdiler ve bunları sahte gerçeklerle belirsiz fotoğraflarla ve bunlara inanan görgü tanıkları ile beslediler. | Open Subtitles | لقد أحضروا بروفيسورات أكاديميين ورجال الكونجرس لإشباع الحقائق الزائفة, صور مفبركة كافية وشهاد عين يقرون بأنهم يصدقونها أيضاً. |
- Evet, bunları getirmişler. - Aile sahibi olmak güzel adamım. | Open Subtitles | نعم، لقد أحضروا هذه - من الجيد أن يكونَ لكَ عائلة يا رجُل - |
[ Kadın ] Eve bir doktor getirmişler, şükürler olsun allahım. | Open Subtitles | لقد أحضروا لنا طبيباً شكراً للرب |
Kasayı açmak için matkap falan getirmişler. | Open Subtitles | لقد أحضروا معدات حفر لتحطيم الخزنة |
Pizza almışlar. | Open Subtitles | لقد أحضروا بيتزا |
Hayatını kurtarmak için üç uzman getirttiler. | Open Subtitles | لقد أحضروا ثلاثة أخصائيين لإنقاذ حياته |
Ayrıca 2 hafta sonra yasal olarak kullanabileceğim Mustang'imi de getiriyorlar. | Open Subtitles | في قصرنا بل لقد أحضروا سيارتي إلى هنا والتي سيمكنني قيادتها ، قانونيا ، بعد أسبوعين |
Neyse, benden kurtulmak için o kocaman köpeklerden getirmişlerdi. O yüzden, köpekleri korkutmak için araziye birkaç yılan bıraktım. | Open Subtitles | على أي حال لقد أحضروا هذه الكلاب الكبيرة لكي تهاجمني لذلك قمت بوضع بعض الأفاعي من أجل إخافة هذه الكلاب |