Max' a bir dizi bilinçaltı karmaşık tetik vermiş. | Open Subtitles | لقد أعطت ماكس منظومة كاملة من محفزات اللاشعور |
Bir uşağa bana bunu ulaştırması için kesin emir vermiş. | Open Subtitles | لقد أعطت خادمًا تعليمات صارمة بأن يوصل هذه لي |
Müşterilerine bir otel adı vermiş. | Open Subtitles | لقد أعطت اسم أحد الفنادق للجمارك |
Hükümet bütün mahkumları... serbest bırakmaya karar verdi. | Open Subtitles | لقد أعطت الحكومة الأمر بالافراج عن كل المساجين |
Her şeyini tiyatroya verdi ama sonuç alamayınca sahnelerden ayrıldı ve şu anda ondan daha mutlusu yok. | Open Subtitles | لقد أعطت الأمر كل ما تملك وعندما لم تنجح، خرجت من المسرح والآن هي أسعد شخص نعرفه |
Gizli Servis o köprüye baskın yapılmaması için doğrudan emir verdi. | Open Subtitles | لقد أعطت الشّعبة السريّة أمراً مباشراً ! بعدم إثارة هذا على ذلك الجِسر |
Cevapları herkese vermiş. | Open Subtitles | في مبنى العلوم لقد أعطت الأجوبة للجميع |
Herife ayakkabı bile vermiş. | Open Subtitles | لقد أعطت لذلك الرجل أحذية رياضية |
İş yerine bir kullan at e-mail adresi vermiş. | Open Subtitles | لقد أعطت للمكتب عنوان بريدها الالكتروني |
Polise senin adını vermiş. | Open Subtitles | لقد أعطت اسمك للشرطة |
Parktaki yeni köpek alanına bayılmış ve CVS'e beş yıldız vermiş. | Open Subtitles | انها تحب الكلب الجديد الذى يركض فى الموقف و لقد أعطت صيدليات (سى فى إس) خمس نجوم كتقييم |
- Joe, defteri IBM'e vermiş! | Open Subtitles | (جو) لقد أعطت الكتاب للشركة |
Selam verdi. | Open Subtitles | كومال لقد أعطت الإشارة انظر.. |
Arayamam. Numarayı sana verdi. | Open Subtitles | لا أستطيع لقد أعطت الرقم لك |
Bize eşkâlini verdi. | Open Subtitles | لقد أعطت لنا وصفاً. |
Felix Durmaz'a 3 milyon dolar verdi. Yaptığını söyledikleri her şeyi yaptı. Annem masum değil. | Open Subtitles | لقد أعطت (فيلكس درماز) 3 ملايين، إنها ارتكبت كل ما يتهمونها به، وليست بريئة. |
Bir paket cipsten çok daha fazlasını verdi ona. | Open Subtitles | لقد أعطت (بيثاني) اكثر من مجرد |