Kes ateşi Curry. Herif elbombası attı. | Open Subtitles | توقف عن إطلاق النيران , يا كورى . لقد ألقى قنبلة يدوية |
O adam, kendisini öldürmek istedi. Kendini alevlerin içine attı. | Open Subtitles | ذلك الرجل أراد أن يقتل نفسه لقد ألقى بنفسه في النيران |
Dünyanın en başarılı yazarlarından birinin zihnine göz attı. | Open Subtitles | لقد ألقى بنظرة على أحد أعظم المؤلفين في العالم |
Hiç iyi değildi bu. Bizi tehlikenin göbeğine attı. | Open Subtitles | لم يكن هذا بالأمر الجيد لقد ألقى بنا تحت حافة الحافلة |
Söyelenene göre, kendisine ibne diyen birini 30 katlı bir binadan atmış. | Open Subtitles | لقد ألقى بشخص من أعلى بناية من 30 طابق لوصفه بالحثالة. |
Jack, telefonu kasten çöpe attı, çünkü kimsenin onun kim olduğunu bilmesini istemedi. | Open Subtitles | لقد ألقى "جاك" هاتفه النقال في القمامة متعمداً. لأنه لايريد أن يجده أحد. |
O sadece yemi attı kızın da o yemi yuttu. | Open Subtitles | لقد ألقى الطُعم فحسبْ.. وحدثَ أنْ التقطتهُ ابنتك. |
Koca bir forklifti, bir beysbol topuymuş gibi bize attı. | Open Subtitles | لقد ألقى بشاحنة كبيرة وكأنها كرة صغيرة |
Şüpheli silahını attı. Yakaladım. | Open Subtitles | لقد ألقى المشتبه به بسلاحه سأتولى أمره |
Evet, komşusunun çocuğunu Christ Spitalfield Kilisesi'nin üzerinden aşağı attı. | Open Subtitles | لقد ألقى بإبن جاره... عن سطح كنيسة القديس سبيتالفيلد |
Bizi o kuyuya attı. | Open Subtitles | لقد ألقى بنا في قعر ذلك البئر. |
Kyle onu okyanusa attı. | Open Subtitles | لقد ألقى به " كايل " فى المحيط |
Kaldırım kenarlarında nutuklar attı. | Open Subtitles | . لقد ألقى خطب على الأرصفة |
Locke onu ateşe attı ve yandı. | Open Subtitles | لقد ألقى به (لوك) في النيران، وقد تحول لرماد. |
Kadıncağızı küvete attı! | Open Subtitles | لقد ألقى بها في حوض الماء! |
GPS takibi yapamayalım diye ikisinin de telefonlarını atmış. | Open Subtitles | لقد ألقى هاتفيهما، حتّى لا نتمكّن من تتبّعهم بإستخدام نظام تحديد المواقع |
Çocuğun DNA'sını onayladıktan iki gün sonra kendini bir trenin önüne atmış. | Open Subtitles | لقد ألقى بنفسه أمام قطار بعد يومين من إجراء الفحص |