Şimdi geri dönebiliriz. Ateş bükme hakkında umduğumuzdan fazlasını öğrendik bile. | Open Subtitles | نستطيع العودة الآن لقد تعلمنا الكثير عن النار أكثر مما تمنينا |
Cidden, ne öğrendiysek hep 60'larda öğrendik. | TED | تعرفون, لقد تعلمنا شيئا حقا في الستينيات |
Suyun içinde bu üç saatte çok şey öğrendik. | TED | لقد تعلمنا كثيرا خلال ثلاث ساعات فقط هناك في الماء. |
Ve biz kesinlikle zaman içerisinde öğrendik ki çok daha verimli ve çok daha yaratıcı sonuçlar doğuran bir beyin fırtınası geçirisiniz herkes kurallara göre oynadığında. | TED | وبالتأكيد لقد تعلمنا مع مرور الوقت أننا نحصل على تفكير افضل وأفكار خلاقة اكثر عندما يلعب الجميع تبعا للقواعد. |
Bize her bahşedilen gücün o anki evrimsel ihtiyaca göre verildiği öğretildi. | Open Subtitles | لقد تعلمنا أن كل طاقة أعطت لنا لتملاء شيء في وقت ما |
İnandığın sürece bir mucize gerçekleşir. Bunu orta okulda öğrenmiştik. | Open Subtitles | تخيل المعجزة لتقطع نصف الطريق لها لقد تعلمنا ذلك فى المدرسة المتوسطة |
Pek çok insanın hile yapabileceğini öğrendik. | TED | لقد تعلمنا أن الكثير من الناس يمكنهم الغش. |
Büyük beyinle nasıl konuşacağımızı öğrendik -- lezzet ve ödüller yardımı ile, biliyorsunuz. | TED | لقد تعلمنا كيف يتم التواصل مع الدماغ الرئيسي عن طريق المذاق والفائدة |
Onun piç oğlu dışında.Biz babamızdan kanuna saygılı olmayı öğrendik | Open Subtitles | لقد تعلمنا من أبانا احترام القانون والعدالة |
Kristallerin doğal eğilimlerini yönlendirmeyi öğrendik. | Open Subtitles | لقد تعلمنا كافة الخصائص الطبيعية للكريستالات |
Aferin çocuklar. Bugün çok şey öğrendik. İşte işimin en zor kısmı bu. | Open Subtitles | حسناً يا صغار لقد تعلمنا الكثير اليوم، هذا ما يجعل عملي صعب |
Onlarla birlikte çalışmayı öğrendik. Senin geldiğin yerde de öyle değil midir? | Open Subtitles | لقد تعلمنا أن نعمل معهم أليس هذا مماثلاً لحيثما أتيت ؟ |
Buradan bulduklarımızdan pek çok şey öğrendik, ancak sizin bize öğretebileceklerinizin yanında hepsi çok sönük kalacaktır. | Open Subtitles | لقد تعلمنا الكثير من هذا الموقع و لكن لابد أنه ضئيل بالنسبة لما يمكنكم أن تعلمونا إياه |
Mısırlılardan çok şey öğrendik. | Open Subtitles | لقد تعلمنا الكثير من قدماء المصريين مثل بناء الأهرام, السفر عبر الفضاء |
İnsanlara yardım etmeden önce sakin olmayı, telaşa kapılmamayı başımızı dik tutmayı öğrendik. | Open Subtitles | لقد تعلمنا ان نرفع راسنا, و نظل هدئين و لا ننزعج, اوكاى؟ |
Sanırım bu gün ikimiz de birbirimiz hakkında birşeyler öğrendik. Değil mi? | Open Subtitles | لقد تعلمنا أشياء عن بعضنا البعض, أليس كذلك ؟ |
öğrendik ki, eğer bir şeyi sevmediysen kaynağına şikâyete gitmeli. | Open Subtitles | لقد تعلمنا أنه إذا لم يعجبك شيء فقط إذهب للمكتب وأشكوا |
İlkini inşa ederken bir şeyler öğrendik bu da bizi deneme ve yanılmadan kurtardı. | Open Subtitles | لقد تعلمنا الكثير من بنائنا للأول، و هو يحمينا من التجربة و الوقوع في الأخطاء. |
Değiştiremeyeceğimiz şeyleri kabullenmesini öğrendik... Bir de, yere sabitlenmemiş her şeyi çalmasını. | Open Subtitles | لقد تعلمنا تقبل الأشياء التي لا يمكننا تغييرها وسرقة كل ما يمكننا حمله |
Bize bu üniformalar içinde zarafet sahibi olmamız öğretildi. | Open Subtitles | لقد تعلمنا أن نكون أنيقين في زينا وبدونه |
Başımıza gelen iyi şeylerden dolayı Tanrı'ya şükretmek öğretildi bize. | Open Subtitles | لقد تعلمنا أن نشكر الرب على الأشياء الجيّدة التي تحصل لنا |
Tıp fakültesinde, kısa olanların hepimizden daha çok osuruk kokusu duyduğundan daha hızlı olduklarını öğrenmiştik. | Open Subtitles | حسناً، لقد تعلمنا في كلية الطب ان قصيري القامة يكونون اسرع لانهم يشمون رائحة ضراط اكثر من البقية |