"لقد جعلت" - Traduction Arabe en Turc

• yaptın
• ettin
• 'a
• ettim
• verdim
• hale getirdin

Sağ ol. Beni dünyanın en mutlu baharatı yaptın.
شكرا لك , شكرا لك , شكرا لك لقد جعلت منى اسعد تابل فى العالم

Ayrıcalıklı misafirlerimizi tam bir alay konusu yaptın.
لقد جعلت اليوم من ضيوفنا المبجلين أضحوكة

Cate'i lisede hamile bıraktın ve bunu yaptığını inkar ettin.
لقد جعلت كايت حامل في الثانوية وقد نفيت أنك فعلت

Kendi hayatını da bizim hayatlarımızı da rezil ettin. Bu kadarı da artık yetmez mi?
لقد جعلت حياتنا وحياتك مليئة بالبؤس ألم يكفيك هذا

Sundance'a gidecek filmi için yeteri kadar bu projeye odaklanmasını sağlamıştı.
لقد جعلت جوليان يركز قليلا لكى يحصل على فيلم

Çok keyifsizim. Akşam kendimi rezil ettim. Elbette, Rich.
أشعر بالكأبة لقد جعلت من نفسي أضحوكة الليلة الماضية

Bugün bir katilin serbest kalmasına izin verdim ve bu hiç hoşuma gitmez.
لقد جعلت القاتل يتحرّر اليوم، وهذا يؤنّب ضميري

Korkunç bir kitabı daha da korkunç bir hale getirdin.
لقد جعلت للتوّ كتابًا مخيفًا, مخيفًا أكثر.

Gerçek bir Amerikan kahramanı. NASA'yı yeniden popüler yaptın.
انت بطل كل الامريكيين ، لقد جعلت من ناسا محبوبة مرة اخرى

Gerçekten yeteneklisin. Karımı çok ateşli yaptın.
إنه مالك أنت جنيته لديك موهبة حقيقية لقد جعلت زوجتي تبدو مثيرة

Bak ne yaptın.
الان انظر انت ماذا فعلت لقد جعلت الرجل غاضبأ

Kendini 3 cinayetin de zanlısı yaptın.
لقد جعلت نفسك المشتبه به الرئيسي لثلاث جرائم قتل

İşte şimdi duygularını çok açık bir şekilde ifade ettin.
‫حسناً، لقد جعلت ‫مشاعرك الحقيقية واضحة تماماً

Babanın ölümünün intikamını aldın, sonra da şehir bir kahramana ihtiyaç duyduğunda, yardım için tüm ihtiyaçlarını göz ardı ettin.
لقد جعلت قتلة والدك يدفعون ثمن قتله... ثم وضعت احتياجاتك جانباً... لمساعدة المدينة عندما احتاجت لبطل

Sen niyetini belli ettin, değil mi?
حسنا,لقد جعلت نيتك معروفة,اليس كذلك؟

Bir sürü kadını çok mutlu ettin.
لقد جعلت الكثير من النساء سعيدات

Şuna baksana, Sheldon'a Fransız hizmetçi kostümünü giydirdim. Aman Tanrım!
تفقدي هذا ، لقد جعلت "شيلدون" يرتدي زي الخادمة الفرنسية

Falcon'a tam da ihtiyacımız olan şeyi yaptırdın.
فإنهارتُ. لقد جعلت الصقر تفعل ما نُريد بالتحديد.

Harper'a Matty'nin özel bilgileri ile ilgili biraz araştırma yaptırdım.
لقد جعلت هاربر يبحث في ملفات ماتي الشخصية

Seni hep sevdiğin şeyleri yaparak çok zengin ettim.
لقد جعلت منك رجل شديد الثراء لانني فعلت كل ما يعجبك

Milo'ya Gaines adını araştırma işini verdim. Sana başka ne anlattı?
لقد جعلت "مايلو" يعمل على اسم "جينز" هل اخبرتك بشىء آخر

Benim yaptığım bütün aptallıkları daha az saçma hale getirdin.
لقد جعلت كل شيئاً غبياً قد فعلته من قبل أقل غبائاً قليلاً