Canım, çok güzel bir sürprizdi. Çok şaşırdım. | Open Subtitles | ياعزيزي لقد كانت مفاجأة رائعة لقد صدمت حقا |
Benim için kötü bir şeyler planladığınızı duyunca çok şaşırdım. | Open Subtitles | لقد صدمت لسماع أنكم أنتم الأثنتان... تتآمرون ضدي بطريقة ما |
Takla mı attın? Hayır, Alpine'de büyük bir ağaca çarptım. | Open Subtitles | إلتفت حول نفسها بجنون أووه, لا, لقد صدمت شجرة عملاقه |
Üzgünüm, tatlım. Arabanı çarptım. Şimdi gelecek misin? | Open Subtitles | للاسف يا حبيبتي لقد صدمت بها، هلا أتيتي ؟ |
Arabama bir taksi çarptı ve yaptırmak için bütün paramı buna yatırdım. | Open Subtitles | لقد صدمت سيارتي بواسطة سيارة أجرة وأنفقت عليها كل ما معي |
Bir araba bana çarptı ve bu benim tüm hayatımı değiştirdi. | Open Subtitles | لقد صدمت من قبل سيارة و لقد غيرت كامل حياتي |
Ben de şok geçirerek belki diğerleri kadar deli olmadığımı gerçekten iyileşebileceğimi düşündüm. | Open Subtitles | و لقد صدمت بالتفكير أننى لم أكن مريضة مثل الأخريات و أننى ربما أشفى حقاً أنت تتحسنين |
Gittiğini sanmıştım. -Ne yazık ki hâlâ buradayım. -Zavallıcık arabasını çarpmış. | Open Subtitles | لا, انا مازلت هنا لقد صدمت سيارتها يا عزيزى |
Görünce çok şaşırdım. Diğerini ise bir-iki yıldır görmüyordum. | Open Subtitles | لقد صدمت عندما رأيته لقد مضت سنتان لم أره فيها |
Seninle açık konuşacağım. Beni davet etmesine çok şaşırdım. | Open Subtitles | . أنظرى , سأقول هذا مباشرة . لقد صدمت عندما علمت انها تريدنى هنا |
Çok şaşırdım. | Open Subtitles | لقد صدمت , كان بإمكانك إيقاعي بمعلقة تحلية |
Ama eski kayınvalidemin zorladığını öğrenince ben de şaşırdım tabii. | Open Subtitles | ولكن نعم لقد صدمت عندما علمت كان لي السابق الأم في القانون. |
Kapıdan girince çok şaşırdım. | Open Subtitles | لقد صدمت تماماً عندما رأيتها تدخل إلى هنا. |
Bir ineğe çarptım. Çarpmışken pirzolasını yaptırayım dedim. | Open Subtitles | لقد صدمت بقرة و ربما يستطيع تقطيعها لشرائح |
- Birisine çarptım, bir adama. - Çarptığın şu adam, nerede? | Open Subtitles | ــ لقد صدمت شخص, رجل ــ الرجل الذي صدمته, أين هو ؟ |
Başım çok ağrıyor. Taksiden inerken kafamı çarptım. | Open Subtitles | عندي صداع , لقد صدمت رأسي عندما كنت أخرج من سيارة الأجرة |
O kadına arabamla çarptım. Onu hastanelik ettim. | Open Subtitles | لقد صدمت المرأة بسيّارتي، وأدخلتها المستشفي |
Bana siktiğim otobüsü çarptı. Adamı sikip atıyor. | Open Subtitles | لقد صدمت من قبل حافلة هذا كفيل بجعلك تخفقين |
6 yaşımdayken bana araba çarptı. | Open Subtitles | عندما كنت في السادسة لقد صدمت من قبل سيارة |
Anlıyorum. Pisliğin teki sana arabasıyla mı çarptı? Böyle bir kötü zamanlama mı diyorsun? | Open Subtitles | نعم، لقد صدمت شخصاً بسيارتك هذا وقت غير مناسب فعلاً |
Oğlum Krill'in adı günlükte geçince şok oldum... Çok yıkıldım. | Open Subtitles | (لقد صدمت لاكتشافي أن ابني (كيريل قد ذكر عدة مرات |
Beklemediğin bir şey olduğu için şok oldun. | Open Subtitles | لقد صدمت ولم يكن هذا ما تتوقّعه |
Saatte 180 km ile giderken ağaca çarpmış. | Open Subtitles | لقد صدمت سيارته بشجرة بسرعة 110 ميل في الساعة |
Araba çarpmış. | Open Subtitles | لقد صدمت بواسطة سيارة |