Fiyatları yükseltmek için her yaz şehrin elektriğini gömdüğüm küçük vadiyi buldu. | Open Subtitles | لقد عثر على الوادي الذي أفرغ فيه الكهرباء كل صيف لرفع الأسعار |
Gerçek babasını buldu. Neden huysuz olsun ki? | Open Subtitles | لقد عثر على والده الحقيقي ما الذي يسبب له الهياج؟ |
Yeni bir iş buldu. Yarın başlıyor. | Open Subtitles | لقد عثر على عمل جديد و سيكون اول يوم له غدا |
HPD'deymiş. Bir protesto düzenleyicisi bulmuş ki buna bir göz atmak isteyeceksin. | Open Subtitles | لقد عثر على منظم المظاهرات من الجليّ أن تلقي نظرة على هذا |
Hadi ama. Ne olmuş. Ölmüş bir kedi bulmuş. | Open Subtitles | بربك, تكلم عن أمر هام لقد عثر على قطة ميته |
Taliban'ın güvenli evlerinden birinde DNA'sı bulundu. | Open Subtitles | لقد عثر على حمضه النووي في منزل طالبان الأمن |
Araba bulundu, sahibinin izi sürüldü. | Open Subtitles | لقد عثر على السيارة و حددت لمن تعود ملكيتها و إذا . |
Babasının solo albümünün orijinal kayıtlarını buldu. | Open Subtitles | لقد عثر على الأشرطة الرئيسية، للأغانيالفرديةلوالده. |
Bana verdiğin kartı buldu. | Open Subtitles | لقد عثر على البطاقة التي أعطيتني إياها |
- Uzun sürdü. Yandaki dükkana açılan gizli bir geçit buldu. | Open Subtitles | لقد عثر على ممرّ سري للمحل المجاور. |
Bir süpürgeliğin arkasında, bir şişe içki buldu. | Open Subtitles | لقد عثر على زجاجة من الخمر خلف اللوح |
Trubel'ın odasında bir tane kitabımı buldu. | Open Subtitles | لقد عثر على كتاب من كتبي في غرفة "تروبل". |
Beraber olmamızın bir yolunu buldu. | Open Subtitles | لقد عثر على طريقة لنكون فيها سوياً |
Fotoğrafı buldu. | Open Subtitles | لقد عثر على الصورة. |
Görünüşe göre ruhsal bir güç oluşturmanın yolunu bulmuş. | Open Subtitles | ويبدو انها كانت الطريقة لبناء القدرة الروحية لقد عثر على طريقة لتخزين وتوليد الطاقة الروحية |
Onun için çalışıyormuş değil mi? Karanlığı geri çevirecek gücü bulduğunda bu aynı zamanda babasına karşı gelecek gücü bulmuş anlamına geliyor. | Open Subtitles | لقد عثر على القوّة اللازمة للإبتعاد عن الظلمة، رغم أنّ ذلك عنى إبتعاده عن والده. |
Sakladığım bowling lobutlarını bulmuş. | Open Subtitles | إنظر، لقد عثر على قوارير القذف الذين خبأتهم |
Griboedov bölgesinde bir hazine bulundu. | Open Subtitles | لقد عثر على كنز في مقاطعة كريفاردا |
Richard'ın telefon numarası Marwan'ın sim kartında gelen çağrılarda kayıtlı bulundu. | Open Subtitles | لقد عثر على رقم هاتف (ريتشارد) في سجل الرسائل المتلقاة في بطاقة اتصال (مروان. |
Yves Gluant şampiyonluk yarı finalinde boynunda zehirli okla bulundu. - Suç! | Open Subtitles | لقد عثر على (غلوران) في مباراة النصف النهائية و في عنقه سهم مسموم |