Yeni danışmanlara ihtiyacın olduğunu söylemiştin. | Open Subtitles | حسنا، لقد قلت بأنّك إحتجت بعض المستشارين الجدّد، لذا |
Bulunduğun yerde temizlik malzemeleri gördüğünü söylemiştin. | Open Subtitles | لقد قلت بأنّك رأيتِ بعض منتجات التنظيف برؤيتك |
ben hiçbir tesisatçı çağırmadım arayacağını söylemiştin. | Open Subtitles | لم أتصل بأيّ سباك لقد قلت بأنّك ستتصلين به |
İnsanları korumak istediğini söyledin ama hiç bir şey yapamıyorsun. | Open Subtitles | لقد قلت بأنّك ترغب بحماية الناس لكنّك بالمقابل لم تستطع فعل شيء |
Kapana kısılmış olmanın ne demek olduğunu bildiğini söyledin. | Open Subtitles | لقد قلت بأنّك تعرف ماهية شعور أن تبقى عالقاً |
Bekle, elini kire buladığını söylemiştin. | Open Subtitles | مهلاً، لقد قلت بأنّك قضيت عقوبة نظير قيامك بأشياء سيئة. |
Onu tek hamlede yere sereceğini söylemiştin ancak yine ayağa kalktı. | Open Subtitles | لقد قلت بأنّك ستوقع به أرضاً بمجرد ضربة وحيدة وبعد ذلك قد تمكن من العودة |
Yiyecek bir şeyler vereceğini söylemiştin. | Open Subtitles | أنا جائع لقد قلت بأنّك ستجلب لي شيئاً لآكله |
İyi yanımı çekeceğini söylemiştin. | Open Subtitles | لقد قلت بأنّك ستُصوّر جانبي الأفضل |
Korkmadığını söylemiştin hani. | Open Subtitles | لقد قلت بأنّك لم تكوني خائفةً منّي. |
Morgan, onlardan kurtulduğunu söylemiştin. | Open Subtitles | لقد قلت بأنّك تخلّصت منهم |
Bana yardım edeceğini söylemiştin! | Open Subtitles | ! لقد قلت بأنّك ستساعدني ! لقد وعدتني |
- Bildiğini söylemiştin. | Open Subtitles | لقد قلت بأنّك تعرف |
hemen geri döneceğini söylemiştin. | Open Subtitles | . لقد قلت بأنّك ستعود حالاً |
Daniel'dan hoşlandığını söylemiştin. | Open Subtitles | ، لقد قلت بأنّك تحبين (دانيال) |
- Sen orada hizmet ettiğini söyledin. | Open Subtitles | . لقد قلت بأنّك خدمت هناك |
Bana boşanacağını ve Tuscany'e taşınacağını söyledin. | Open Subtitles | لقد قلت بأنّك ستطلقها .وبعدها سنذهب لـ (تسكني) |