Onu burada bırakacağımızdan korkuyordu. Kendi etti. | Open Subtitles | لقد كان خائفا من تركه هنا لقد جعل هذا أمرا حقيقيا |
Ama bunun iyi bir fikir olduğunu düşünmüyorum. korkuyordu. | Open Subtitles | لكن لا أعتقد أنها فكرة جيده, لقد كان خائفا |
Hayır. O sadece, hepimizin teorisine inanmaya başlamamızdan korkuyordu. | Open Subtitles | لا ، لقد كان خائفا فقط من أن نقتنع بتظريتها |
Korkmuştu. Kızın olduğu odadan çıktı, Mike, ve çok Korkmuştu. | Open Subtitles | لقد كان خائفا ولقد حاول الخروج من الغرفة وهو مرعوب |
Zaten Korkmuştu. | Open Subtitles | لقد كان خائفا بالفعل |
Onun, kendisine sen aptalsın demesinden ve onu uzaklara göndermesinden çok korkuyordu. | Open Subtitles | لقد كان خائفا أنها ستقول أنه يتصرف بغباء و تصرفه بعيدا |
Senin sonunun da aynı olmasından korkuyordu. | Open Subtitles | لقد كان خائفا من ان تتحول الى نفس الحال |
- Çıkmayacaktı. - Çok korkuyordu. | Open Subtitles | لم يكن ليذهب لقد كان خائفا |
İnsanlar artık onu hiç sevmeyecek diye çok korkuyordu. | Open Subtitles | لقد كان خائفا ان الناس لم تعد تحبه . |
Senin tepkinden korkuyordu. | Open Subtitles | لقد كان خائفا من ردة فعلك. |
Demek istediğim, o çok Korkmuştu adamım. | Open Subtitles | لقد كان خائفا يا رجل |
Korkmuştu, ama Sean "hayır" dedi. | Open Subtitles | لقد كان خائفا .لكن شون قال لا |
Güvenin bana, Ted Korkmuştu. | Open Subtitles | ثق بى لقد كان خائفا |