"لقد منحته" - Traduction Arabe en Turc

    • verdim
        
    • verdin
        
    Ona kalacak bir yer verdim, saati kuracağım ama o adam için hayatımı değiştirmeyeceğim. Open Subtitles أعني, لقد منحته مكاناً ليمكث فيه، وسأضبط منبّه ولكنني لن أقلب حياتي رأساً على عقب من أجل هذا الرجل
    Ona çok ihtiyacı olduğu kararlılığı verdim, ve sana da vermek istiyorum, Isabelle. Open Subtitles لقد منحته وضوح الهدف وهو في أمس الحاجة إليه و أريد أن أمنحه لكى , إيزابيل
    Ona, bir babanın oğluna verebileceği her şeyi verdim. Open Subtitles لقد منحته كلّ شيء يمكن أن يمنحه أبّ لإبنه.
    Spordan nefret eden iki kızı da ona verdim, böylece heyecanlanacaktır. Open Subtitles لقد منحته بنتين تكرهان الرياضة سيكون متحمسا جدا
    Sen o parayı onun ödeyemeyeceğini bile bile verdin. Open Subtitles لقد منحته المال عالما بانه لن يستطع الدفع ابدا
    Bilim, macera, merak. Peki sen ona ne verdin? Open Subtitles لقد منحته أمراً ليعيش من أجله العلم، المغامرة والعجب
    - Peki ben o kadar korkunç ne yaptım? Ona bir hayat verdim, sanat öğrettim ve gelişmesine izin verdim. Open Subtitles لقد منحته حياة، علمتّه مهارات، سمحت له أن يرتفع.
    Taksiyi yani. Endişelenme, iyi bahşiş verdim. Open Subtitles تعلم، سيارة الآجرة لا تقلق لقد منحته مالاً جيداً
    Ona bütün yetkileri verdim. O benim Naip Vekilim. Open Subtitles لقد منحته كل السلطة, فهو نائب وصي العرش.
    Tanrım, pratik olarak kızımı ona ben verdim. Open Subtitles يا الهي لقد منحته ابنتي تقريبا
    - verdim zaten. Open Subtitles لقد فعلت لقد منحته الكثير من الفرص
    Ona bir kalp verdim, çünkü onun için kötü hissettim. Open Subtitles لقد منحته القلب لأنّي شعرتُ بالأسف عليه
    Ona antreman yapması için sadece altı hafta verdim. Open Subtitles لقد منحته ستة أسابيع فقط كي يتدرب
    Ona birkaç gün izin verdim. Open Subtitles لقد منحته اجازة لعدة ايام
    Ona bir şans verdim Maria. Bana bağırdı, suratıma doğru, avazı çıktığı kadar. Open Subtitles لقد منحته فرصة يا (ماريا) لقد كان يصرخ بوجهي مباشرة
    Ona her şey verdim. Open Subtitles لقد منحته كل شيء
    Ona zaman verdim. Open Subtitles لقد منحته وقتاً
    Çok şans verdim zaten. Open Subtitles لقد منحته بالفعل
    Sen ise kalktın ona bu savaşı bitirmesi için gereken her şeyi verdin. Open Subtitles الآن، لقد منحته ما يريد حتى ينهي هذة الحرب
    Ona daha iyi bir hayat verdin. Open Subtitles لقد منحته حياة أفضل

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus