"لقرار" - Traduction Arabe en Turc

• karara
• Karar
• kararına
• kararı
• kararını
• kararlarını vermeden

Bunlar bizi Roy'un üç sene önce almak zorunda olduğu bir karara götürüyor.
و هذا يعود لقرار كان على روي أن يتخذه قبل حوالي ثلاث سنوات.

General, akıl sağlığım hakkında bir karara ulaştılar mı merak ediyordum da.
جنرال , أتسائل هل تم التوصل لقرار بشأن حالتي النفسية بعد ؟

dedi. O on dakika içinde hızlıca bir karara vardık.
و بسرعة توصلنا لقرار خلال هذه الدقائق العشرة

Biliyorum, çok zor ama hemen bir Karar vermemiz gerekiyor.
انظر . بالرغم من صعوبة الوضع لكن نحتاج لقرار الآن

Belediye Başkanı Baressi bugün Tom Mullen'ın kararına katılmadığını açıkladı.
اعلن عمدة المدينة عن عدم استحسانه لقرار توم مولين هل انضمت الينا دونا هنوفر؟

Bay McCoy'un şartlı tahliye talebi hakkında bir karara vardınız mı?
هل وصلتم لقرار بخصوص طلب إصلاق سراح السيد،مكوي؟

Son zamanlarda kafamda geliştirdiğim bir fikir vardı bu konuda bir karara vardım ve bunu size anlatmak istiyorum.
لقد كنت أفكر حول هذا الأمر وقد توصلت لقرار أرغب باخباركم إياه الآن

Tüm Londra ünlü Beroldy davasında ne karara varılacağını öğrenmek için toplanmıştı.
لجنة المحلفين انتهت , وكل لندن تحبس انفاسها انظارا لقرار المحكمة فى قضية برولدى

Sayın jüri, bir karara vardınız mı?
السادة أعضاء هيئة المكمة .. هل توصلتم لقرار ؟

Michael, modellik işini düşündüm, ve bir karara vardım.
مايكل ، لقد فكرت بعملك كعارض أزياء ، وخلصت لقرار

Bay Foreman, jüri ortak bir karara vardı mı?
السّيد فورمان, هل وصلت لقرار جماعي بواسطة هيئة المحلفين ؟

Yönetim kuruluna, nakil komisyonunun verdiği karara itiraz eden bir mektup yazdım.
كتبت خطاباً للهيئة الإدارية معارضة لقرار لجنة زراعة الأعضاء

Koç, kurul bir karara varmadı.
أعد الكرة وتجمعوا هيا مدرب المجلس لم يصل لقرار

Kardeş Guilbert ve ben bunu tartıştık ve bir karara vardık.
أنا والأخ جيلبرت تناقشنا في الأمر وقد توصلنا لقرار

Bu gece bizimkilerin bir karara varmasını sağlayacağım, tamam mı?
سأحاول أن أصل لقرار منهم الليلة, إتفقنا؟

Hastane, alacağınız karara saygı duyacaktır, ancak bu kararı hemen vermeniz gerekiyor.
المستشفى سيشرف على رغبتكم بالتبني لكننا نحتاج لقرار الآن

O nereye gideceğine Karar verene kadar birkaç ay geçecek.
و اتخاذها لقرار وجهتها الجديدة لهو مسألة شهور قليلة فقط

Karar mekanizmasının dağılmasında, insanların işini yapış şekline özerklik tanıma isteği var.
استنادًا لقرار تبني نظام العمالة الموزعة، توجد رغبة في منح الناس الاستقلالية في كيفية أداء عملهم.

İkna edebileceğim bir kaç üye tanıyorum ve oy birliği kararına ihtiyacım yok.
أعرف عضوين يمكنني إقناعهما، ولست بحاجة لقرار جماعي

Hareketin barışçıl olma kararı almasının en büyük nedeni, kadının toplumdaki rolü hakkındaki ideolojisidir.
أكبر مؤشر لقرار حركة ما لتبني اللاعنف هو إيديولوجيتها المرتبطة بمشاركة النساء في الحياة العامة.

Jüri 5 saatlik görüşme sonunda Kanal 8'den CJ Nicholas'ı suçlu bulduğuna dair kararını açıkladı.
استغرق أقل من خمس ساعات من قبل هيئة المحلفين للتوصل لقرار الإدانة بمحاكمة القاتل مذيع القناة الثامنة

Lanet olası kararlarını vermeden, yapabileceğimiz hiçbir şey yok.
و حتى يتوصلوا لقرار لا يوجد ما بيدنا لنفعله