Bay Pinkle, kuzenim Leo'nun hayatı mümkün olduğunca dolu dolu yaşamasını istiyorum. | Open Subtitles | سيد "بينكل"، أريد لقريبي "ليو" أن يحظى بأقرب شيء للحياة الطبيعية. |
Aa, yok, bu benim için değil. Söyledim ya, kuzenim için. | Open Subtitles | لا، إنها ليست لي أخبرتك أنها لقريبي |
Sence kuzenim kahve içmeli mi? | Open Subtitles | هل لقريبي ببعض القهوة؟ |
kuzenime bir kere bile kutusundan çikarmadigin blender için yollayacagin notu arkali önlü doldurmussun. | Open Subtitles | لقد كتبتي في كلا الإتجاهين في ملاحظة الشكر لقريبي الثالث من أجل الخلاط الذي لم تخرجيه حتى من الصندوق |
Öyleyse Connecticut'taki kuzenime daha sonradan kiralık olduğu ortaya çıkan jipi sen sattın. | Open Subtitles | وكذلك أنت الرجل الذي باع لقريبي سيارة الجيب, وتحولت لتكون مموله |
Miles ve kuzenimin bana bunu yapmasına izin verdim, ve ben biraz gerginim. | Open Subtitles | لقد سمحت لقريبي فيني , أن يقنعني بأن أكون هكذا . و أعتقد بأنني متوترٌ جداً |
Öyle ve hepsini o sümüklü kuzenim Crispian'a bırakmış. | Open Subtitles | أجل، بالفعل. وتركها بالكامل لقريبي النكد (كريسبيان). |
Bu kuzenim Ryan'ın değil. kuzenim Allison'ın. | Open Subtitles | هذه ليست لقريبي (راين) بل لقريبتي (آليسون) |
Rose seni kuzenim Sör John'la tanıştırabilir miyim? | Open Subtitles | (روز), هل يمكنني تقديمك لقريبي, السير (جون)؟ |
kuzenim seni geçirecek. | Open Subtitles | يمكن لقريبي أن يقطع بك الحدود |
kuzenim için evlilik hediyesi yapiyordum. | Open Subtitles | أعدّ هديّة زفاف لقريبي |
- kuzenim Miles. | Open Subtitles | - .(لقريبي (مايلز - |
Bunun kuzenime ait bir uyuşturucu olduğunu mu sandın? | Open Subtitles | انت ظننت انها كانت مخدرات وانها تعود لقريبي ؟ |
Kaçak takibi yapan kuzenime çalışıyorum kayıp insanları buluyoruz. | Open Subtitles | أعمل لقريبي أقوم بالتعقب أعثر على الناس |
Noel hediyesi olarak kuzenime vermek istiyorum. | Open Subtitles | .كنت سأعطيها لقريبي في عيد الميلاد |
Aslen Kenya'lıyım, daha sonra kuzenime katılmak için Sudan'a gittim. | Open Subtitles | في الأصل من "كينيا" ثم ذهبت إلى السودان لقريبي |
- kuzenime bir viski kokteyli getir. | Open Subtitles | -شرابٌ عتيق لقريبي |
Herhangi biriniz yine küçük kuzenimin yanına yaklaşırsa, yüzünüz böyle dağılır. | Open Subtitles | أيّ منكم يقترب لقريبي مرة أخرى ذلك في وجهه. |
Beni dinle. kuzenimin bir arkadaşı... | Open Subtitles | إذاً إسمعي هذا صديقٌ لقريبي |
Hayır kuzenimin. | Open Subtitles | لا أنها لقريبي |