Bunun olacağını bilseydim, belki de ilk konaklama yerindeki daha harika olan Kum Ninjalarını kiralardım... | Open Subtitles | لو علمت ان هذا سيحصل لقمت من البداية باستئجار ساند نينجا |
Bunun ne kadar kolay olduğunu bilseydim, tüm sinirlerimi tepeme çıkarmaktansa bunu yapardım. | Open Subtitles | لو كنت أعرف كم هو سهل لقمت به بدلاً من أكون غضبان كل هذا الغضب |
Ben olsam, onu ebediyyen öteki mahkûmlardan uzak tutardım. | Open Subtitles | ولو كان الأمر بيدي لقمت بإبعاده عن بقية السجناء للأبد |
Eğer senin yerinde olsaydım, ibnecik, donumun içine sıçıyor olurdum. | Open Subtitles | يا رجل ، لو كنت مخنثا لقمت بالتغوط على بنطالي |
Yeniden başlamak elimde olsaydı yine aynı şeyleri yapardım. | Open Subtitles | لو توجّب علي القيام بكلّ شيء ثانية لقمت به بدقة تامّة |
Tetiği çekmiş olabilir, ama onun ailesini öldürdüğümde o silahı ben doldurmuş oldum. | Open Subtitles | ربما سحب الزناد، لكنّي لقمت هذا المسدس منذ سنين حين قتلت أسرته. |
Dostum, eğer tüm elçiler güzel bir kadın olsa, ülkeme hem gündüz hem de gece hizmet ederdim. | Open Subtitles | يا صديقي, لو كان كل السفراء نساء جميلات لقمت بخدمة بلادي في الليل والنهار |
Bütün kırmızı bölge güzellerini, haremime alırdım! | Open Subtitles | لقمت بجمع كل الجميلات في الدولة.. كحريمي الخاص |
27 numarada öldürüleceğimi bilseydim, bunu daha farklı yapardım. | Open Subtitles | لو علمت أنني سأُقتَل بسن الـ27 لقمت بهذا بشكل مختلف كلياً |
Sarhoş bir hayaletin bu kadar ağır olduğunu bilseydim ayılmasını beklerdim. | Open Subtitles | لو علمت بأن الشبحة الثملة ستكون ثقيلة هكذا، لقمت بإيقاظها |
Özür dilerim, eğer sana lazım olduğunu bilseydim çoktan hallederdim. | Open Subtitles | لو عرفت أنك بحاجة اليها لقمت بذلك من اجلك. |
Döneceğini bilseydim içindeki azıcık parayı gözüm gibi korurdum. | Open Subtitles | لو كنت أعلم أنك ستعود لقمت بصون ذلك المال القليل المخبأ في الجيوب الأمامية والخلفية |
Kusura bakma, misafir beklediğimizi bilseydim bir şeyler alırdım. | Open Subtitles | متأسف، لو كنت أعلم بزيارتك لنا لقمت بتحضير شئٍ من أجلك |
Ben olsam başka birinin imzasını atardım. Onun imzasını atardım, yani, öyle bir mektup yazmazdım. | Open Subtitles | لو كنت مكانه لقمت بالتوقيع باسم آخر، كنت سأوقع باسمه لو كنت أنا من كتبها ، والذي لم أفعله |
Ben olsam başka birinin imzasını atardım. Onun imzasını atardım, yani, öyle bir mektup yazmazdım. | Open Subtitles | لو كنت مكانه لقمت بالتوقيع باسم آخر، كنت سأوقع باسمه لو كنت أنا من كتبها ، والذي لم أفعله |
Eğer bu evin efendisi olsaydım bu eve asla adım atmamanızı sağlardım, beyefendi. | Open Subtitles | لو أني سيد هذا المنزل لقمت بالتأكد من أن لا تطأ لك قدما هنا ، سيدي. |
Gey olsaydım, o hınzır dildoyu salak götüme sokardım. Yürü be kızım! | Open Subtitles | اذا كنت شاذ لقمت بأدخال الأصطناعي الى مؤخرتي ولأني لست شاذ |
Eğer bunun, onun hayatını kurtacağını bilsem, seve seve yapardım. | Open Subtitles | إن كان الأمر يتعلق بإنقاذ حياته لقمت بذلك بسرور |
Tetiği çekmiş olabilir, ama onun ailesini öldürdüğümde o silahı ben doldurmuş oldum. | Open Subtitles | ربما سحب الزناد، لكنّي لقمت هذا المسدس منذ سنين حين قتلت أسرته. |
O çantanın içinden bir şey çıksaydı, seni kendi ellerimle teslim ederdim. | Open Subtitles | لوكان هناك شيء في تلك الحقيبة لقمت بتسليمك بنفسي |
Var ya ben bulsam onları, bir güzel satar uyuşturucu alırdım. | Open Subtitles | يا رجل لو أني وجدت كل تلك الأشياء لقمت ببعيها واشتريت المخدّرات |