2013 yılıydı ve Atlanta şehri Final Four basketbol maçlarına ev sahipliği yapıyordu. | TED | كان هذا في 2013، ومدينة أطلانطا كانت تستضيف مباراة نصف النهائي لكرة السلة. |
Bekle! Bir basketbol takımı kurarız. İki su topu takımı. | Open Subtitles | يمكننا تكوين فريقين لكرة السلة و فريقين لـ بولو الماء |
Oh, yay! Henry, basketbol sahalarımız var, aşağıda spor salonu. | Open Subtitles | جيم, لدينا صالات لكرة السلة و صالات للجمانزيوم بأسفل هناك |
basketbol okulunun güzel bir moda programı var mıdır acaba? | Open Subtitles | هل هناك دراسة جيدة للأزياء فى كلية لكرة السلة ؟ |
Profesyonel basket takım üstümüze doğru geliyor, üstte ilk silâhlar. | Open Subtitles | انظر لهذا، فلدينا الفريق المحترف لكرة السلة يتوجه إلينا بالأسلحة |
16 yaşında erkek, basketbol antrenman maçında kan tükürmeye başlamış. | Open Subtitles | ذكر عمرة 16 عام سعل دم خلال مباراة لكرة السلة |
Geçen yıl basketbol için yeni ayakkabı almaya param yetmedi. | Open Subtitles | العام الماضي، لم يكن معي ثمن حذاء جديد لكرة السلة |
Ama sizin için, o anı canlandırdık, haftalık basketbol maçımızda üç hafta önce. | TED | لكن لكم، نحن صوغنا تلك اللحظة في مبارتنا لكرة السلة قبل حوالي ثلاثة اسابيع. |
Ve şu anda, basketbol takımımız ligdeki en iyi takım. | TED | وحالياً، فريقنا لكرة السلة هو الأفضل في الدوري. |
Baylar, bayanlar, lndiana State Lise basketbol Turnuvasına hoş geldiniz. | Open Subtitles | أهلاً بكم ياسيداتي وسادتي في المباراة النهائية في بطولة الثانويات لكرة السلة بولاية إنديانا |
İzler, basketbol sahasından Stewart Bradley'nin cesedine kadar gidiyor. | Open Subtitles | الرائدة من ملعب لكرة السلة لجسم ستيوارت برادلي. |
Yıllık eşşek basketbol gününe hoş geldiniz. | Open Subtitles | مرحباًبكم جميعاً بالمباراة السنوية المعتادة لكرة السلة على ظهور الحمير |
Bu hafta sonu tam 12 üniversite basketbol maçı var. | Open Subtitles | هناك 12 مبارات لكرة السلة في نهاية عطلة الأسبوع في الكلية. |
Kalp rahatsızlığım yüzünden basketbol bursu alamayacağıma göre. | Open Subtitles | فبفضل حالتى القلبية ، لن أحصل على منحة دراسية لكرة السلة |
Evet! Bacakların olmadan basketbol oynamak zor olmalı. | Open Subtitles | كم من الصعب عدم اللعب لكرة السلة بدون ساقيك |
Eski basketbol takımın 25'inde tekrar bir araya geliyormuş. | Open Subtitles | فريقك لكرة السلة السابق يقوم .بعمل حفلة رأس السنة في الخامس والعشرين |
Olacağım, zengin olacağım! Kendi futbol takımım ve basketbol takımım olacak ve onlara beysbol oynattıracağım! | Open Subtitles | سأكون ثرياً، سأمتلك فريقاً للرجبي وفريقاً لكرة السلة |
Biz Jersey Varsity basketbol takımıyız. Kuzeydoğu bölge şampiyonu. | Open Subtitles | نحن فريق لكرة السلة نيوجيرسي أصحاب بطولة الشمال الشرقي |
Ya iç kanama geçiriyor ve ameliyata girmeli, ya da basket topu doğuruyor. | Open Subtitles | إما انه ينزف من ويحتاج للذهاب إلى لOR أو انه ولادتها لكرة السلة. |
basket taktikleriyle birlikte kadın karşıtı konuşmam. | Open Subtitles | وأنا لن يمر على طول أي كراهية النساء مع نصائح لكرة السلة. |
Carver basketbolunu konuşmaktan her zaman kıvanç duyarım, Dr. Foster. | Open Subtitles | لي الشرف دائماً للتكلم عن (كارفر) لكرة السلة يا د. (فوستر) |
Bahçe bölgesinde tenis kortu, basketbol sahası bir golf parkuru, koşu alanı ve bir havuz var. | Open Subtitles | الطابق الأرضي يحتوي ملعب للتنس و لكرة السلة ملعب للغولف، ساحة للركض مع حوض للسباحة. |