Tutkusunu sağ duyusunun önüne koyuyor, seksi bir İngiliz aksanı var, içten, moda anlayışı var. | Open Subtitles | هو يضع الشغف فوق الحس العادي لديه لكنة بريطانية رائعة هو مذهل |
Sevgilim okuldan bir çocukla tanışmış. Oğlanın İngiliz aksanı falan var. | Open Subtitles | فتاتي لديها هذا الشاب في الكلية لديه لكنة بريطانية |
O çok tatlı, ondan gerçekten hoşlandım. Ayrıca İngiliz aksanı var. | Open Subtitles | وأنا معجبة به حقاٌ، ولديه لكنة بريطانية |
- Bir yabancı, İngiliz aksanı var. | Open Subtitles | -أجنبي ، لديه لكنة "بريطانية " |
İngiliz aksanıyla konuşamayı bilmiyorum. | Open Subtitles | أنا لا أعرف كيف القيام به لكنة بريطانية. مجرد كلام كما أفعل. |
Yok, İngiliz aksanı olmadı bu. | Open Subtitles | هذه ليست لكنة بريطانية |
- İngiliz aksanı varmış. | Open Subtitles | لديه لكنة بريطانية |
İngiliz aksanıyla konuşuyordu. | Open Subtitles | كان لديه لكنة بريطانية |
O şahane İngiliz aksanıyla böyle... | Open Subtitles | -ويالها من لكنة بريطانية خلابة |