Koridorun sonunda, birinci katta. Ama ben sadece burayı işletiyorum. | Open Subtitles | في الأسفل ، الباب الأول لكنني فقط أُدير المكان هنا |
- Ama ben sadece... - Eyaletteki herkes yarın seni izliyor olacak, Henry. | Open Subtitles | لكنني فقط لست كل شخص في الولاية سيراك غدا، هنري |
Ve Ben konusunda haklıymışsın. Ama ben anlayamadım. | Open Subtitles | و لكنك كنت محقاً بشأن بين و لكنني فقط لم أرى هذا الأمر |
Ama sadece o bela arayan durdurmak isterdim. | Open Subtitles | لكنني فقط أتمنى أن تتوقف عن البحث عن مشاكل |
Senin payını şimdiye bin kere satmıştım, Ama sadece bir kere dostluğunu kazanabilirim. | Open Subtitles | اسمع يمكنني ان ابيع سهمك الف مرة لكنني فقط سوف اكون صديقك لمرة واحدة صحيح ؟ |
Sadece daha önce yapmam gereken başka bir proje var. Birine uzun zamandır bunun için söz vermiştim. | Open Subtitles | لكنني فقط لدي مشروع آخر الذي وعدتُ بهِ رجل منذُ أعوام. |
Teşekkür ederim Ama ben sadece her şeyin normal haline dönmesini istiyorum. | Open Subtitles | شكراً لكنني فقط أريد أن تعود إلى مجاريها كالسابق نعم نعم |
Ama ben sadece kaliteli sitelere giriyorum. | Open Subtitles | لكنني فقط أبحث في المواقع الأنيقة |
Ama ben Farsça olan her şeye bayılıyorum. | Open Subtitles | لكنني فقط أهِيمُ بكل شئٍ فارسي |
Ama ben sadece seni istiyorum. | Open Subtitles | لكنني فقط اريد أن تكوني انت صديقتي |
Ama ben o şekilde öğretmenlik yapmıyorum. | Open Subtitles | لكنني فقط لا أقوم بالأمور بهذه الطريقة. |
Hayır, Ama ben sadece burayı yönetirim. | Open Subtitles | كلا, لكنني فقط ادير هذا المكان |
Ve biliyorum yapmamalıydım ve herşey, Ama ben sadece... | Open Subtitles | وانا اعرف ماكان يجب عليّ فعل ذلك لكنني فقط... |
Ama sadece iş arkadaşlarım onlar, endişelenmene gerek yok. | Open Subtitles | لكنني فقط أعمل معهم, لذا لا داعي لأن تقلقي |
- Evet, ve sen koleksiyonum için çok değerli eşyalar satın aldın, Ama sadece kardeşinin kulübünün en iyilerden olacağına dair içimde bir his var. | Open Subtitles | -أجل، و أعتقد أنكِ أظهرتِ العديد من المباديء القيّمة من وجهة نظري، لكنني فقط أعتقدت بأن نادي أختكِ سيصبح الأفضل |
Bunu biliyorum Ama sadece... | Open Subtitles | أعلم هذا لكنني فقط |
Ted, bunu istemediğini biliyorum, Ama sadece ailemizde sır istemiyorum. | Open Subtitles | تيد)، أعلم أن هذا ليس ما كنت تريده) و لكنني فقط لا أريد أسرار في عائلاتنا |
Ama sadece... | Open Subtitles | .... و لكنني فقط |
Ama sadece, kendimi kaybettim. | Open Subtitles | لكنني... فقط.. فقط... |
Sadece daha önce yapmam gereken başka bir proje var. Birine uzun zamandır bunun için söz vermiştim. | Open Subtitles | لكنني فقط لدي مشروع آخر الذي وعدتُ بهِ رجل منذُ أعوام. |