Ama düşündüm ki buraya gelip bunları söylemek zorundayım, yani... | Open Subtitles | لكني ظننت أن علي أن آتي .. و أقول ذلك، لذا |
Ama düşündüm ki bir an için düşündüm ki birinin bana ihtiyacı var. | Open Subtitles | لكني ظننت... وللحظة... أن شخصاً بحاجة إلي. |
Onunla konuştum. Üzgündü. Ama düşündüm ki... | Open Subtitles | لقد تحدثت معها ..كانت غاضبة، لكني ظننت |
Ama düşündüm de Asya işletmelerimiz hakkında hızlı bir güncelleme yapabilirsin. | Open Subtitles | لكني ظننت أن بامكانك أن تقدم لي خدمة مع عملية تحديث سريعة على عملياتنا الآسيوية الأخبار الكبيرة هي شركة توريتسون العالمية |
Ama düşündüm ki herkes... | Open Subtitles | لكني ظننت أن، كل شخص |
- Biliyorum Ama düşündüm ki... - Biliyorum. | Open Subtitles | أعلم لكني ظننت بأن .. |
Bak, büyük bir aracılık komisyonu gibi kaba şekilde motive etmek için değil Ama düşündüm ki, kışın 17. saçma ayına bir adios dersin ve sıcak iklimlerde bir hafta için bana katılırsın. | Open Subtitles | الآن، أنا لا أقترح أنّ نتحمس بأمر مبتذل كرسوم الإكتشاف. لكني ظننت أنكِ متشائمة من الشتاء لدينا... وستنضمي إليّ لمكان أكثر حرارة لمدة أسبوع. |