"لكنّكِ" - Traduction Arabe en Turc

    • Ama sen
        
    • - Ama
        
    • ama bir
        
    • ama yine
        
    • Ama beni
        
    • değilsin
        
    Sana ihtiyacım vardı, Ama sen gittin. Open Subtitles لمَ رحلتِ بعيدًا؟ لقد احتجتكِ, لكنّكِ رحلتي.
    Ki bunda sorun yok, hatta bazı mesleklerde güzel bir şey Ama sen, bırak defolu bir çocuğu sağlam bir çocuğa bile annelik yapacak özelliklere sahip değilsin.. Open Subtitles وهذا عاديّ، بل جيّد في بعض المهن لكنّكِ لستِ مستعدّةً للتعامل مع طفلتكِ الحقيقيّة فما بالكِ بطفلةٍ اصطناعيّة؟
    Keşke sana ne yapacağını söyleyebilseydim Ama sen güçlüsün, iyi kararlar veriyorsun üstesinden geleceksin. Open Subtitles ليت بإمكاني إخباركِ بما عليكِ فعله لكنّكِ قويّة، وقد اتّخذتِ قراراتٍ جيّدة
    - ...korkusuyla yaşamaya başladım. - Ama ölmediniz. Eminim birçok kişinin soruları vardır. Open Subtitles لكنّكِ لم تموتي أنا واثقة أنّ للكثير من الناس أسئلة
    Küçük bir acı duyabilirsin ama bir iki saate eve dönebilirsin. Open Subtitles إلى داخل مبايضكِ حيث جراب بويضة سيتم إسترجاعها. لكنّكِ ستعودين للمنزل بعد ساعة أو اثنتين
    ama yine de uyandıracaksın. Ağabeyimi öldürmeniz için yardım etmesini istiyorsunuz. Open Subtitles لكنّكِ ستوقظينه بأيّ حالٍ، أعلم أنّكِ تودّين إيقاظه لمساعدتكِ بقتل أخي.
    Bunlardan önce herşeyin basit olmasını sevdin, Ama beni sevmedin. Open Subtitles تحبّين بساطة الأمور السابقة لكنّكِ لمْ تحبّيني
    Ben sadece soru sordum. Ama sen onu zorladın, meydan okudun. Open Subtitles كلّ ما كان لديّ هي تساؤلات، لكنّكِ ضغطتِ عليه وتحديتِه.
    Ama sen bir çocuk olarak bunu ona bağımlı olmamak, kendi başının çaresine bakmak olarak algıladın. Open Subtitles لكنّكِ كطفلة، أخذتِ ذلك بمعنى ألّا تعتمدي عليها أن تعتني بكل شيء بنفسك
    Ne söyledikleri umurumda değil Ama sen ve Shane, Tess ve Luke'tan daha iyisiniz. Open Subtitles لا أهتم بما يغنّون لكنّكِ وشين أفضل من تيس ولوك بأيةِ حال
    Valilik şimdi bende, Ama sen beni yalnız bıraktın. Open Subtitles منصب الحاكم لي الآن، لكنّكِ تركتيني وحدي.
    Ama sen cevapları almak için canımızı yakacaktın. Open Subtitles لكنّكِ كنتِ ستخرجي منّي المعلومات إيلاماً.
    Ama sen korkunç derecede öfkeli görünüyorsun. Ayrıca dışarıda seni sarhoş edebilme ve skor yapabilme şansım var. Open Subtitles لكنّكِ تبدين منفعلة للغاية، وثمّة فرصة سانحة لأن أجعلكِ تثملين وأضاجعكِ
    Öğretmenlerim iflâh olmayacağımı düşünürdü. Ama sen bunu da biliyorsun. Open Subtitles أساتذتي إعتقدوا أنني فاسد لكنّكِ تعلمين ذلك أيضاً
    Ama sen diyorsun ki, bir dadı ve sana yardım eden bir kocayla bu iş çok daha zor. Open Subtitles لكنّكِ تقولين أنّ الأمرَ أصعبُ الآن بوجود مربّية و زوجٍ متفانٍ.
    Seni seviyorum Ama sen de benim gibi bunları geride bırakmanın bir yolunu bulmalısın. Open Subtitles إنّي أحبّكِ، لكنّكِ يجب أن تجدي سبيلاً لوضع كلّ ذلك وراء ظهركِ مثلما فعلتُ.
    Kör randevu için bu bar iyi Ama sen çok daha iyi bir yere götürülmeyi hak ediyorsun. Open Subtitles هذه الحانة جيّدة للمواعيد المدبّرة، لكنّكِ تستحقّين اصطحابكِ لمكانٍ استثنائيّ.
    - Ama savunamayacaksın. - Ellie! Güle güle. Open Subtitles عرفتُ أنّكِ سترغبين في الدفاعِ عن نفسكِ، لكنّكِ لا تستطيعين الآن.
    Bir geçmişimiz olduğunu biliyorum. O konuya da ayrıca geleceğiz. - Ama beni sinirlendiremezsin. Open Subtitles أعرف أنّ بيننا ماضياً مشتركاً وسنتطرّق إليه لكنّكِ لن تستفزّيني
    - Ama sonra gidip 13 yaşındaki bir kızın kalbini çıkardın. Open Subtitles لكنّكِ أقدمتِ على اقتلاع قلب فتاة في الثالثة عشرة ماذا؟
    ama bir İngiliz'le evlendiğin için ailenin sana ters dönmesi hoşuna gidecek mi? Open Subtitles لكنّكِ لا تريدين أن تواجهي المصير الذي واجهته بعض العائلات بسبب زواج بناتهنّ من رجال انجليز
    ama yine de geldin, ve sana söylememem yanlış olurdu. Open Subtitles لكنّكِ جئتِ على أية حال، وسيكون من الخطأ عدم إخباركِ.
    Bırakın kolumu. Biliyorum, kötü niyetli değilsin, ama ayak altındasın. Open Subtitles أعلم أنّكِ لم تقصدي الأذى لكنّكِ تقفين في طريق الجميع

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus