Onu pek çok kez öldürebilirdim. ama bir şeyler yanlıştı. | Open Subtitles | كان بوسعي قتله عدة مرات يا بروكستون لكن شيئاً ما كان يبدو خطأ |
Odada sana şans getiren bir şey mi vardı bilemiyorum ama bir şeyler farklıydı. | Open Subtitles | لا أعلم إن كان لديك تعويذة حظ، لكن شيئاً ما كان مختلفاً |
İIk bakışta gayet normal bir kız ama bir şeyler farklı. | Open Subtitles | ...من الوهلة الاولى، ستعتقد أنها فتاةً عادية لكن شيئاً ما مختلف |
İçimden bir ses riske girecek kadar güçlü olduğunu söylüyor. | Open Subtitles | لكن شيئاً ما يخبرني أنك قويٌ بما فيه الكفاية لإنتهاز الفرصة |
İnsanların yalan söyleyip söylemediğini anlayamam fakat, içimden bir ses adamın bir şeyler sakladığını söylüyor. | Open Subtitles | لكن شيئاً في جعبتي يخبرني بأن ذلك الرجل كان يخفي أمراً |
- Ama, bir şeyler yanlış. | Open Subtitles | لكن شيئاً جرى بشكلٍ خاطئ ماذا؟ |
Bu benim odama benziyor ama bir şeyler eksik gibi. | Open Subtitles | إنها تشبه غرفتي، لكن شيئاً مختلفاً |
Yeni Efendilerle de yok. ama bir şeyler oluyor. | Open Subtitles | (وليسوا السادة الشبان (البورتوريكيين لكن شيئاً ما يغلي |
Ne olduğunu bilmiyorum, ama bir şeyler olmuş. | Open Subtitles | لا أعرف ما حدث ، لكن شيئاً ما حدث ... |
ama bir şeyler oldu, değil mi? | Open Subtitles | لكن شيئاً ما حدث اليس كذلك ؟ |
İçimden bir ses başımdan geçen sorunların senin sahip oldukların olmadığını söylüyor. | Open Subtitles | لكن شيئاً يخبرني المشكلة التي لدي ليست المشاكلة التي لديكٍ |
Diğer yolculardan biri parlak bir ışık hatırladığını söylüyor veya belki de güçlü bir ses ama uçuş sırasında bir şeyler olduğunu söylüyor. | Open Subtitles | واحدٌ من الركاب الأخرين ... يقول أنه يتذكر ضوءٌ ساطع ...أو صوتٌ عالي،ربما لكن شيئاً خلال منتصف الرحلة |