Ama üstünde Pittsburgh üniversitesinin sweatshirt'ü olduğunda hile azaldı. | TED | لكن عندما كان يرتدي قميصاً لجامعة بطسبيرج، أنخفض الغش. |
Ama kocan buradayken, olağan dışı bir şeyler dikkatinizi çekti mi? | Open Subtitles | لكن عندما كان هنا, هل لاحظتى أى شىء غير معتاد؟ |
Sesimi duyduğuna biraz şaşırdı Ama karantinadayken bile 4400'lerin birbirlerine destek olması gerektiğinden bahsediyordu. | Open Subtitles | كان مندهشا لسماع صوتي لكن عندما كان بالحجر الصحي كان يخبرنا بضرورة بقاء الـ 4400 مع بعضهم بعضا |
Ama Dünya'nın ona en çok ihtiyaç duyduğu anda, ortadan kayboldu. | Open Subtitles | لكن عندما كان العالم في أقصى حاجته إليه, إختفى |
Ama dünyanın ona en çok ihtiyacı olduğunda ortadan kayboldu. | Open Subtitles | لكن عندما كان العالم في أقصى حاجته إليه, إختفى |
Ama Dünya'nın ona en çok ihtiyaç duyduğu anda, ortadan kayboldu. | Open Subtitles | لكن عندما كان العالم في أقصى حاجته إليه, إختفى |
Ama dünyanın ona en çok ihtiyacı olduğunda ortadan kayboldu. | Open Subtitles | لكن عندما كان العالم في أقصى حاجته إليه, إختفى |
Ama dünyanın ona en çok ihtiyacı olduğunda ortadan kayboldu. | Open Subtitles | لكن عندما كان العالم في أقصى حاجته إليه, إختفى |
Dünya hiç şimdiki kadar ona ihtiyaç duymamıştı; Ama O kayboldu. | Open Subtitles | لكن عندما كان العالم في أقصى حاجته إليه, إختفى |
Dünya hiç şimdiki kadar ona ihtiyaç duymamıştı; Ama O kayboldu. | Open Subtitles | لكن عندما كان العالم في أقصى حاجته إليه, إختفى |
Ama Dünya'nın ona en çok ihtiyaç duyduğu anda, ortadan kayboldu. | Open Subtitles | لكن عندما كان العالم في أقصى حاجته إليه, إختفى |
Ama Dünya'nın ona en çok ihtiyaç duyduğu anda, ortadan kayboldu. | Open Subtitles | لكن عندما كان العالم في أقصى حاجته إليه, إختفى |
Ama Dünya'nın ona en çok ihtiyaç duyduğu anda, ortadan kayboldu. | Open Subtitles | لكن عندما كان العالم في أقصى حاجته إليه, إختفى |
Ama dünyanın ona en çok ihtiyacı olduğunda ortadan kayboldu. | Open Subtitles | لكن عندما كان العالم في أقصى حاجته إليه, إختفى |
Ama dünyanın ona en çok ihtiyacı olduğunda ortadan kayboldu. | Open Subtitles | لكن عندما كان العالم في أقصى حاجته إليه, إختفى |
Ama Sarah'nın yanındayken gözleri bir başka ışıldıyor. | Open Subtitles | تشاك ربما يحاول استبدالها و لكن عندما كان مع سارة البريق |
Ama senin yaşında tam bir pezevenkti. | Open Subtitles | لكن عندما كان بمثل عمرك، لقد كان سافلًا غاضبًا تمامًا. |
Ama bu şansı reddettiğinde, ...kendi hatası olmamasına rağmen, ...doğrudan aslanın ağzına yolladılar. | Open Subtitles | لكن عندما كان ممتنعاً عن تلك الفرصة ,لم يكن ذلك خطؤه فقد سمحوا له لأن يُرسل إلى مكمن الخطر |
Ama 21 yaşında, Avrupa'daki her ustayı yenerdi. | Open Subtitles | لكن عندما كان عمره 21سنه لقد هزم كل الأساتذة في أوروبا |
Kızları puanlamak erkeklerin hoşuna gitmişti Ama etiketler kendilerine yapışınca korktular ve Sevgililer Günü bir tuhaf hâle geldi. | Open Subtitles | الشباب ظنوا أنه من الرائع تقييم الفتيات لكن عندما كان الوسم على القدم الأخرى |