"لكن كل شيء" - Traduction Arabe en Turc

    • ama her şey
        
    • Kardeşin artık
        
    • ama her şeyin bir
        
    Mübalağamı mazur görün beyler ama her şey beni tam bu ana getirdi. Open Subtitles سامحاني على المبالغة يا سادة لكن كل شيء كان يقودني لتلك اللحظة بالضبط
    Bazı kimlik tespit sorunları ortaya çıktı ama her şey planlandığı gibi ilerliyor. Open Subtitles كان هنالك مشكلة تعرف على الجثث لكن كل شيء يسير كما خطط له
    Şu an kafan karışık olmalı ama her şey yoluna girecek. Open Subtitles أعلم أنك حائرة الآن لكن كل شيء سيكون على ما يرام
    Dışardan kaos gibi görünüyor ama her şey mükemmelce organize edilmiş. TED من الخارج يبدو المنظر فوضويًا، لكن كل شيء منظم جدًا.
    Seni beklettim ama her şey yolunda. Open Subtitles كان لا بد أن تنتظرين لكن كل شيء الان اصبح بخير
    Oh pislik! Biliyorum acıtıyor bebeğim, ama her şey yoluna girecek. Şimdi beş dakikada şerifi bulur ve getiririm- Open Subtitles أعلم أن هذا مؤلم لكن كل شيء سيكون على مايرام
    Ve bunu sana söylemenin bir yolunu arıyordum ama her şey öyle... Open Subtitles لقد كنت أحاول إيجاد طريقة لإخبارك ، لكن .... كل شيء يبدو
    Unutma, teoriler iyidir hoştur ama her şey ipucuna bakar. Open Subtitles حسناً , فقط تذكر النظريات رائعة لكن كل شيء يعود إلى الأدلة
    - Lt konularda hızlandırmak olacaktır. - ama her şey hızlı bir şekilde gerçekleşmesi gerekir. Open Subtitles سوف تعجل الأمور لكن كل شيء يجب أن يحدث بسرعة
    ama her şey zaten kontrol altındaydı. Open Subtitles شكراً , لكن كل شيء كان تحت السيطرة أصلاً
    Üzgünüm, geciktim. ama her şey burada. Open Subtitles المعذرة ، لقد تأخرت ثانياً ، لكن كل شيء هنا
    Teknik olarak, sen iki numara olacaksın, ama her şey düzenlenebilir. Open Subtitles من الناحية التقنية، ستكون الحاكم الثاني و لكن كل شيء قابل للتفاوض
    ama her şey öyle hızlı oldu ki, bana öyle geldi herhalde. Open Subtitles لكن كل شيء حدث بسرعة أعتقد هكذا بدأ الأمر
    Kızgın olmanı anlıyorum, ama her şey yoluna girecek. Open Subtitles أستطيع أن أرى غضبك, لكن كل شيء سيكون بخير
    Daniel bizi bir araya getirdiğinde biraz bozuldum ve çok kuşku duydum ama her şey yolunda gidiyor. Open Subtitles عندما قرر دانيال ان يعيننا كفريق لقد كنت مستاءة ومليئة بالشكوك لكن كل شيء اتضح انه لابأس به
    İçmek benim suçumdu ama her şey o mektupla başladı. Open Subtitles أعني، الشرب نعم، لكن... كل شيء بدأ بسبب تلك الرسالة.
    Onu çok az tanıyordum ama her şey tam da hayal ettiğim gibiydi. Open Subtitles وبالكاد عرفته لكن كل شيء كان كما تخيلته تماما
    En başında değildim ama her şey değişti, yani öyle olmalıyım. Open Subtitles ليس منذ البدايه, لكن كل شيء تغير لذا اعتقد ان هذا صحيح
    Yavaştan alıyorduk çünkü gerçek aşk sonsuza dek sürer, ama her şey şimdi garip geliyor. Open Subtitles كنَّا نتروَّى لأن الحب الحقيقي يدوم للأبد لكن كل شيء اختلط الآن
    Kardeşin artık büyüdü bebeğim. Open Subtitles انه شيء صغير لكن كل شيء سيكون بخير
    Biliyorum, şimdi bunu duymak istemiyorsun ama her şeyin bir sebebi vardır. Open Subtitles سيكون الأمر على ما يرام .. لا , أنا أعرف أعرف أنك لا تريد أن تسمع هذا الآن لكن كل شيء يحدث لسبب

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus