"لكن لا بأس" - Traduction Arabe en Turc

• Ama sorun değil
• Ama sorun yok
• Ama önemli değil
• Ama tamam
• Ama iyi
• ama olsun
• ama fena değildi

- Sana saygı duymadığımı kastetmedim. - Hayır, bunu kastettin Ama sorun değil.
ذلك لا يعنى أنى قصدت ذلك لقد قصدت ذلك , لكن لا بأس

Onu birkaç kez göğüslerime bakarken yakalım Ama sorun değil.
أعني، أصطاده يحدق بثدييّ بين فترةٍ وأخرى لكن لا بأس

Teşekkürler. Ve yani hayatım çok daha fazla karmaşık bebekten dolayı, aslında, Ama sorun değil. Evli kalacağız, sanırım.
شكرا لكم. حقيقة، أصبحت حياتي أكثر تعقيد بسبب الطفلة. و لكن لا بأس. سوف نستمر أنا و زوجتي متزوجين على ما أعتقد.

Muslukçu üzerime asit döktü Ama sorun yok, bir losyon getiriyorlar.
أنا ملوث بحمض السباكين و لكن لا بأس لقد ذهبوا لإحضار مرهم

Ama sorun yok ... eski sevgiliyle seks klübüne gitmek gibisi yoktur.
لكن لا بأس لا شيئ يعادل ان يكون حبيبك السابق معك في ناد جنسي

İdeal bir Dünya'da senin buna karşılık vermeni beklerdim, Ama önemli değil.
في عالم مثالي، كنت آمل نوعاً من الرد، لكن لا بأس

Ama tamam, çünkü anlaşma yaparken bunu kabul ettim.
لكن لا بأس بذلك، لأني اِخترت طوعاً عقد ذلك الإتفاق

5 ile 10 yıl arası aldım. Ama iyi sayılırım.
سيحكم على بـ 5 أو 10 سنوات لكن لا بأس

Büyük ihtimalle biraz yeni deriye ihtiyacım olacak ama olsun.
ربما علي ان اعيد خلق بعض الجلد لكن لا بأس

Evet Ama sorun değil. Yine de seninle çıkmak istiyorum.
أجل و لكن لا بأس ما زلت أريد الخروج معك

Ama sorun değil. Bizler dublörüz. İyi bir mantığımız yok.
و لكن لا بأس لأننا مؤديي مشاهد خطرة وليس لدينا إحساس

Burada kimsenin izlememiş olduğunu düşünmeye başladım, Ama sorun değil.
لدي احساس أكيد أن لا أحد هنا شاهده أيضا لكن لا بأس في هذا

Korktuğunuzu biliyorum Ama sorun değil çünkü ben buradayım.
و أعلم أنكم خائفون لكن لا بأس, لأنني هنا

Korktuğunu biliyorum, Ama sorun değil, çünkü ben buradayım.
و أعلم أنكم خائفون لكن لا بأس, لأنني هنا

Bu yüzden bir deneyeyim dedim Ama sorun değil.
, لذا فكرت أن أحضر مبكراً لكن لا بأس بهذا

Ben de bir tane buldum Ama sorun yok.
ثلاثة، للتو عثرت على واحد آخر، لكن لا بأس.

Şimdi 59 satır daha var. Ama sorun yok. Bu işi başaracağız.
الآن بقي لدينا 59 سطرا لنقولها و لكن لا بأس سننجح في تخطيها

Bir kaç şeyi asistanlara iteledim Ama sorun yok.
وضعت بضع الأمور على المساعدين و لكن لا بأس بذلك

Ama, önemli değil.
لكن لا بأس لقد سمحت لي بالتواجد هنا اليوم

Ama önemli değil. Biz de kendi bahçemizde oynarız.
لكن لا بأس ، يمكننا اللعب معاً في فنائنا الخلفي

Şey...diğer çocuklara karşı adaletsizlik olacak Ama tamam.
هذا لن يكون عادلاً للأطفال الآخرين ، لكن لا بأس

Bazen biraz huysuzluk eder Ama iyi biridir.
إنّه حصفٌ في بعض الأحيان، لكن لا بأس بهِ.

Tamam. Bu benim son etkim olabilir ama olsun.
كان يجب ان يكون ذلك في نهاية الاستعراض,لكن لا بأس.

Evet, daha iyi körili tavuk yemiştim ama fena değildi.
لقد تناولت فندالو أشهى، لكن لا بأس بهذا.