"لكن هذا لا يعني" - Traduction Arabe en Turc

• ama bu demek değil
• anlamına gelmez bu
• ama bu demek değildir ki
• göstermez
• biliyorum ama
• anlamına gelmiyor
• ama bu demek olmuyor

- John, bak hiçbir zaman inancının çok olmadığını biliyorum, hiçbir zaman bunun için bir sebebin olmadı ama bu demek değil ki sana inanmıyoruz.
انا اعلم ان ليس عندك ايمان كافي و لكن هذا لا يعني اننا لا يجب ان نؤمن

Belki küçük bir parça ama bu demek değil ki...
... حسناً، ربما جزءٌ صغير، و لكن هذا لا يعني

Pes etmek zorunda olduğun anlamına gelmez bu. Kılıcını yanında getirmemişsin.
لكن هذا لا يعني أن تستسلمي، إنّك لم تحضري سيفك معك.

Tek yolun bu olduğunun farkındayım, ama bu demek değildir ki hoşuma gidecek.
أنا أعلم إن هذه هي الطريقة الوحيدة لكن هذا لا يعني بأني أُحبها

Döküntü şeyleri toplamayı da seviyorum ama bu çöp kamyonu şoförü olmak istediğimi göstermez.
وأحب أن أتخلص من قمامتي أيضاً لكن هذا لا يعني أنني أريده أن يقود شاحنة صيانة

Ajanın ölümü seni yiyip bitiriyor, bunu biliyorum ama bu çekip gitmeni gerektirmez.
أنظر، أعرف ما يؤلمك من الداخل لكن هذا لا يعني ترك كل شيء

Yalnız yaşıyorum, ama bu bir şey yaptığım anlamına gelmiyor.
انا اسكن وحدي, لكن هذا لا يعني اني فعلت شيئا

Yanımda gelen yok ama bu demek olmuyor ki dünyada kimsem yok.
ليست مضاف عليها أحد أخر، لكن هذا لا يعني أننى وحيدة فى هذا العالم

ama bu demek değil ki elimden geleni yapıp manyak olmaya çalışmayacağım.
لكن هذا لا يعني أنني لم أبذل ما بوسعي و أحاول أن أنجح في هذا مدهش

ama bu demek değil ki seni unutuyum.
لكن هذا لا يعني أنني توقفت عن الإهتمام بك

Polislik görevini yapıyorum ama bu demek değil ki ormana geri dönüp maymun pisliğini temizleyeceğim.
...أنا أقوم بالعمل البوليسي ، لكن هذا لا يعني أن أعود للغابة ! لتنظيف براز القردة

ama bu demek değil ki otomatik olarak, tekrar sana güveniyoruz, Rebecca.
لكن هذا لا يعني أننا استرجعنا ثقتنا (بكِ، (ريبيكا

Bu doğru, ama bu ben olmadığım anlamına gelmez. Bu yüzden söz ver.
هذا صحيح لكن هذا لا يعني أنني لستُ بجوارك عدني

Kötü insanlar olduğumuz anlamına gelmez bu.
جميعنا نقوم بأمور ٍ سيئة ، لكن هذا لا يعني أننا أشخاصٌ سيئون

- Anne. Herkesin işini zorlaştıracaksın anlamına gelmez bu.
لكن هذا لا يعني أن تجعلي الآخرين يشعرون بعدم الراحة أيضاً

Bak, biliyorum bu şey seni içten içe yiyor, ama bu demek değildir ki çadırı toplayacaksın.
أنظر، أعرف ما يؤلمك من الداخل لكن هذا لا يعني ترك كل شيء جميعنا نرتكب الأخطاء يا فرانك

İsimsiz seks reklamları cinsel isteği söndürür ama bu demek değildir ki ben de bazenleri çok seksi hissetmiyorum ya da hayatın biraz daha kolay olmasını dilemiyorum.
اعلانات الجنس المجهوله لهي شيء منفر لكن هذا لا يعني انني لا اشعر بالاثاره في بعض الاحيان

ama bu demek değildir ki başvurman gereksiz.
لكن هذا لا يعني أنه ليس من المهم أن تحاول

Aileni kurtarmaya çalıştın ama bu yangını senin başlatmadığını göstermez.
لقد حاولت إنقاذ عائلتك لكن هذا لا يعني أنك لم تضرم النار

Sana yanlış davrandıklarını biliyorum ama bunların düşman oldukları demek değildir...
اعرف بأنهم اخطئو معك مرة لكن هذا لا يعني بأنهم أعدائك

ama bu demek olmuyor ki bana tüm bu olanlar hakkında yalan söylediğini öğrenirsem seni hapse tıkmakta tereddüt edeceğim.
لكن هذا لا يعني أن لا أتردد لحظة واحدة في إعتقالك مُجدداً، إن عرفت إنك تكذب عليّ بشأن كل هذا الهراء.