Öyle görünmüyor olabilir biliyorum ama baban seni çok başka seviyor. | Open Subtitles | أعلم ربما لا يبدو الوضع بهذه الطريقة، لكن والدكِ يحبكِ كثيرًا |
ama baban seni üniversiteye yollamakta haklıydı. | Open Subtitles | لكن والدكِ كان محقًا بإرسالكِ للإلتحاق بالجامعة |
Pekâlâ, annen sana bunları öğretebilir belki ama baban sana nasıl avlanacağını öğretecek. | Open Subtitles | ربما ستعلمكِ والدتكِ ذلك لكن والدكِ سيُعلمكِ الصيد |
Tracy, anlıyorum, ama babanın politik gücü çok fazla. | Open Subtitles | ترايسي اتفهم ذلك ، لكن والدكِ لدية نفوذ سياسي |
İsterdim ama babanın sert oynamaları yüzünden teklifi kaçırdık. | Open Subtitles | أرغب بذلك، لكن والدكِ لعب دور الصعب وخسرناها |
Cadılar Bayramı için kapı kapı dolaşacaktık seninle ama babanın işe gitmesi gerekiyor, olur mu? | Open Subtitles | اعلم انهُ يفترض بنا ان نقومَ بـ"خدعة - ام - حلوى" لكن والدكِ |
Pekâlâ, annen sana bunları öğretebilir belki ama baban sana nasıl avlanacağını öğretecek. | Open Subtitles | ربما ستعلمكِ والدتكِ ذلك لكن والدكِ سيُعلمكِ الصيد |
ama baban değişime direnç gösteriyor. Uzlaşmaya bile yanaşmıyor. | Open Subtitles | لكن والدكِ عاجز عن التغيير أو حتى الوصول إلى حل وسط |
ama baban benim arkadaşımdı ve o çok iyi biriydi. | Open Subtitles | لكن والدكِ كانَ صديقي وقد كانَ رجلاً جيداً جداً |
Bunu söylediğim için üzgünüm ama baban yanlış davayı aldı. | Open Subtitles | آسف لإخباركِ بذلك لكن والدكِ يواجه القضية الخاطئة |
Şu anda öyle görünmüyor olabilir ama baban senin en büyük koruyucun. | Open Subtitles | انه لايبدو كذلك الان لكن والدكِ هو حارسكِ العظيم |
ama baban beni durdurdu. | Open Subtitles | لكن والدكِ أوقفني |
ama baban ödümü patlatıyor! | Open Subtitles | لكن والدكِ . يتسلّقني خارج |
ama baban tek kelime etmedi. | Open Subtitles | لكن والدكِ ظل صامتاً وحسب |
ama baban şu an merdivenlerde. | Open Subtitles | لكن والدكِ في الأسفل |