Nadia Al-Sakkaf: Burada olmaktan çok mutluyum. | TED | نادية السقاف : في الحقيقة انا ممتنة جداً لكوني هنا |
Sizlerle tekrar Burada olmaktan son derece mutluyum. | Open Subtitles | أنا سعيد للغاية لكوني هنا معكم مرة أخرى.. |
Oh, burada olduğum için ben de aynı şeyleri hissediyorum. | Open Subtitles | وأنا لدي نفس الشعور لكوني هنا أشعر بأنني محظوظة جدا |
Bir aydır burada olduğum için bir fiş verdiler. | Open Subtitles | لقد حصلت على رقاقة اليوم لكوني هنا لمدة شهر. |
- Seni özledim. Ofisine geldim. Burada olmamın mantıklı tek açıklaması bu. | Open Subtitles | لقد إشتقت لك، إنّني بمكتبك، هذا هو التّفسير المنطقيّ الوحيد لكوني هنا. |
Teşekkür ederim. Burada olmak gerçekten bir şereftir benim için. | Open Subtitles | شكرا لك هذا شرف كبير لي لكوني هنا هل هناك أي شئ |
Ve Burada olmaktan da çok mutluyum. | Open Subtitles | وأَنا مسرور لكوني هنا, هذا جوابي وهذا عذري الوحيد |
Burada olmaktan gurur duyuyorum. Her yeri gördünüz mü? | Open Subtitles | يجب أن أخبركما أنني فخور لكوني هنا هل رأيتما المكان كله؟ |
Great Benefit'i, temsil ediyorum ve gerçekten de çok üzgünüm... bu koşullar altında, Burada olmaktan dolayı çok üzgünüm. | Open Subtitles | أنا أمثل شركة الفائدة العظمي و أنا اسف جدا أنا اسف جدا لكوني هنا |
Herneyse.Burada olmaktan çok mutluyum | Open Subtitles | ..حسنا ، علي كل حال ، أنا فقط أنا متحمسة جدا لكوني هنا |
Teşekkür ederim. Teşekkür ederim. Burada olmaktan mutluluk duyuyoruz. | Open Subtitles | شكرا لك شكرا لك سعيد لكوني هنا سعيد بوجودي هنا |
Biliyor musun, sana sahip oldukları için gerçekten çok şanslılar. Oh, burada olduğum için ben de aynı şeyleri hissediyorum. | Open Subtitles | وأنا لدي نفس الشعور لكوني هنا أشعر بأنني محظوظة جدا |
Ben burada olduğum için müthiş heyecanlıyım o yüzden önce bir tuFAElete gideyim. | Open Subtitles | أنا متحمسة جدا لكوني هنا وعلي إستخدام الغرفة الصغيرة الخاصة بالـفاي |
Senin yerinde ben olsaydım, burada olduğum için şanslı hissedeceğim. | Open Subtitles | إن كنتُ بمكانك , أعتقد أني أشعر بأني محظوظ لكوني هنا على الأطلاق |
Tek bildiğim orada değil de burada olduğum için mutlu olmam gerektiği. | Open Subtitles | كل ما أعرفه هو... أنه يفترض أن أكون سعيدة لكوني هنا ولست هناك. |
Ülkeme eğitim vererek burada olduğum için gururluyum. | Open Subtitles | أنا فخورة لكوني هنا أدرس تلاميذ بلادي |
Burada olmamın bir nedeni var ve o geminin komutasında yüzbaşım var. | Open Subtitles | هنالك سبب لكوني هنا وكون قائدي على متن تلك السفينه |
Peki. Ama Burada olmamın tek sebebi bu değil. | Open Subtitles | حسناً ولكن هذا ليس السبب الوحيد لكوني هنا |
Burada olmamın ve hatta aktrist olmamın tek nedeni bu! | Open Subtitles | في حال طلب مني أن أمارس الحب معه! هذا هو السبب الوحيد لكوني هنا |
Burada olmak Ben heyecanlandım ama tam olarak ne biz arıyoruz? | Open Subtitles | انا سعيد لكوني هنا ولكن عن ماذا نبحث بالضبط؟ ؟ |
Beni çağırdığın için sağ ol, Burada olmak güzel. | Open Subtitles | شكرا لإستافتكم لي أنا مسرور لكوني هنا |