Bu da baba için, böylece bu gece odada kalabilir. | Open Subtitles | هذا للأب الجديد لكي يتمكن من البقاء في الغرفة الليلة |
Bunlar, ilk yapılabilirlik deneylerinden bazıları. Hareket etmesi için esnek deride potansiyel enerji saklıyoruz. | TED | هذه بعض التجارب الأولية لإمكانية تنفيذه حيث أننا نخزن طاقة كامنة في جلده المرن لكي يتمكن من الحركة |
İmparator dünyamıza girdi... ailemi öldürdü ve tahta geçebilmek için... beni evlat edindi. | Open Subtitles | و دخل الإمبراطور إلى المملكة فقتل والداي و تبناني لكي يتمكن من الإستيلاء على العرش |
Akciğerlerimizdeki kılcal damarlar kan emişi nedeniyle tıkalı hale gelir, böylece akciğerler sertleşebilir ve tüm göğüs boşluğunu ezilmeden koruyabilir. | TED | إنه جدار الرئتين الذي سينضط بالدم، بسبب الضغط، لكي يتمكن من التصلب والحفاظ على تجويف الصدر من التمزق. |
Jacob tek çocuktu İstismara uğradığı sırada tek başınaydı, yani fantezisini tam olarak gerçekleştirebilmek için kurbanlarıyla yalnız kalmalıydı. | Open Subtitles | جيكوب كان طفلا وحيدا لذا فقد كان لوحده عندما حدثت الإساءات لذا لكي يتمكن من تحقيق احلامه فعليه ان يكون وحيدا مع ضحاياه |
Rahiplere göstermesi için elimizdekileri Booth'a gönderin. | Open Subtitles | أعطي ملخصك لبوث لكي يتمكن من إعطائه للقس |
Baban bana planını anlatmıştı. İçimdeki şeyi çıkarmak istiyor. Kopyalayabilmek için onu ayrıştırmayı istiyor. | Open Subtitles | لقد أخبرني ماذا يريده يريد قتلي وتجزئتي ,لكي يتمكن من إجراء عمليات التكاثر |
Harry göçüğün altında canlı kalanları kendisine hava kalması için öldürdü. | Open Subtitles | هل قام, هاري واردين بقتل عمال المنجم للإحتفاظ بالهواء الكافي لكي يتمكن من العيش؟ |
Kyle'ı sessiz tutması için çok hızlı olmalı. | Open Subtitles | قد يكون فعل قد يكون اضطر للتصرف بسرعة لكي يتمكن من ابقاء كايل صامتا |
Alt tarafı bir cinsel ilişki için çok fazla sıkıntı gibi gözüküyor. | Open Subtitles | يبدو أن الشخص يضطر للخوض في الكثير من الأمور المزعجة لكي يتمكن من المضاجعة |
Bizimle yatıp ısınmak için yapıyor, planlarını bozuyorsun. | Open Subtitles | لكي يتمكن من الذهاب إلى سريرنا ويصبح دافئاً وأنتِ تحطمين عذره |
Sadlırgan onu kontrol edebilmek için kloroform kullanmış olmalı. | Open Subtitles | لا بد ان المجرم استخدم الكلوروفورم لكي يتمكن من اخضاعه |
Çünkü oğlunu görmek için hastaneye gitmek istiyor. | Open Subtitles | لأنه يريد أن يؤخذ للمشفى لكي يتمكن من رؤية ابنه |
Aynı zamanda da babamın geri gelip bizim topluluğumuzu kullanabilmek için ailelerimizin hamile kalmalarını sağladığını da öğrendik. | Open Subtitles | علمنا أن أبي، حرص علي أن تحمل أمهاتنا لكي يتمكن من العودة وإستغلال دائرتنا. |
Bunu yapabilmesi için onlarla vakit geçirip dertlerini dinlemeli. | Open Subtitles | لكي يتمكن من فعل ذلك فعليه ان يمضي وقتا معهم و ان يستمع لمشاكلهم |
böylece kadınlara olan nefretini, onları kapatana kadar gizliyordur. | Open Subtitles | لكي يتمكن من إخفاء بغضه للنساء حتى يجعلهم خلف الأبواب الموصدة |
Ve şükürler olsun o bir Amerikalı böylece bütün o zor medikal terimleri söyleyebilecekti. | Open Subtitles | و شكرا للرب أنه أميركي لكي يتمكن من لفظ كل تلك الألفاظ والمصطلحات الطبية |
Onu iyileştirmek istiyor, böylece ona sahip olabilir. | Open Subtitles | إنه يود علاجها لكي يتمكن .من البقاء معها |
böylece annenle evlenip kral olabilecekti! | Open Subtitles | لكي يتمكن من الزواج بأمك و يصبح الملك |
Seni onun yanına göndereceğim, böylece seni eğitebilir. | Open Subtitles | سأرسلك لأرضي لكي يتمكن من تدريبك. |