"لك الحق" - Traduction Arabe en Turc

    • hakkına sahipsin
        
    • hakkın var
        
    • hakkına sahipsiniz
        
    • hakkınız
        
    • hiç hakkın
        
    • Buna hakkın
        
    • verme hakkın
        
    • seninde hakkın
        
    Sessiz kalma hakkına sahipsin. Söyleyeceğin her şey aleyhine delil olarak kullanılacaktır. Open Subtitles لك الحق من أن تظل صامتا وكل ما تقوله قد يستعمل ضدك
    Sessiz kalma hakkına sahipsin ama avukat ücretini karşılaman gerekiyor. Open Subtitles لك الحق أن تبقى صامتاً يحق لك أن توكل محامي
    Kimsenin hakkı olmadığını söyleme hakkın var sanıyorsun. Open Subtitles تعتقد أن لك الحق بأن تحرم الآخرين من حقوقهم
    Hadi bakalım, o sana elini süremez. İstediğin yerde yaşamaya hakkın var. Open Subtitles تعالي ، تعالي ، إنه لا يستطيع أن يؤذيك لك الحق أن تعيشي أين ما ترغبين
    Örneğin siz sinyor, kendi doğal renginizi taşıma hakkına sahipsiniz. Open Subtitles انت مثلا يا سيدي لك الحق بالاحتفاظ بلون شعرك الطبيعي
    Pasaportlarımızı aldınız. Bilimsel bir çalışma yapıyoruz, buna hakkınız yok. Open Subtitles لديك الفيزات هذه مهمة علمية ليس لك الحق في إحتجازنا
    Avukatınla konuşma ve sorgu sırasında avukat bulundurma hakkına sahipsin. Open Subtitles لك الحق بانتداب محامي.. وأن يرافقك محامي أثناء الإستجوابات.
    Konuşmama hakkına sahipsin. Open Subtitles ضع يدك وراء ظهرك لك الحق في البقاء صامتاً
    Sessiz kalma hakkına sahipsin. Eğer aksini yaparsan sen ölü birisin. Open Subtitles لك الحق في ان تصمت ولكن ان فعلت ذلك ستكون رجل ميت
    Eğer züğürt biriysen avukat çağırma hakkına sahipsin. Open Subtitles لك الحق في ان تعين لك محامي اذا كنت مفلس
    Tutuklusun... sessiz kalma hakkına sahipsin ve böyle de yapmanı öneririm. Open Subtitles أنت رهن الإعتقال لك الحق بأن تبقى صامتآ وأقترح أن تفعل ذلك
    Sessiz kalma hakkına sahipsin söyleyeceğin herşey mahkeme salonunda aleyhine delil olarak kullanılabilir. Open Subtitles لك الحق أن تبقى صامتا يمكنك أن تقول أى شئ وسيؤخذ ضدك فى الجلسة القضائية
    Bu beyefendinin iki bahsi var. Onun için iki hakkın var. Open Subtitles لقد اخذ هذا السيد فرصتين وانت لك الحق في التعادل
    Ellerini arkaya koy. Konuşmama hakkın var. Open Subtitles ضع يدك وراء ظهرك لك الحق في البقاء صامتاً
    Keşişler seni böyle uzağa gönderdikten sonra kızmaya hakkın var. Open Subtitles لك الحق في أن تغضب بعدما أرسلك الناسكون بعيداً
    Sessiz kalma hakkına sahipsiniz. Söyleyeceğiniz her şey aleyhinize delil olarak kullanılabilir. Open Subtitles لك الحق في ان تبقي صامتا اي شيء تقولة من الممكن ان يتخذ ضدك في المحكمة
    Millet ona şu anda sadece "sessiz kalma hakkına sahipsiniz" diyor. Open Subtitles الشيء الوحيد الذي قيل له حالياً لك الحق بالتزام الصمت
    Avukatınızla konuşacaksınız. Ama önce haklarınızı okumalıyım, sessiz kalma hakkına sahipsiniz. Söyleyeceğiniz her şey mahkemede aleyhinize kullanılabilir. Open Subtitles لكن عليّ أخبرك, لك الحق بالبقاء صامتاً أي شيء تقوله سيكون ضدك في المحكمة
    Eğer mahkeme bugün yaptığınız anlaşmayı kabul ederse tekrardan başvuru yapma hakkınız olmayacaktır. Open Subtitles وأنه إن قبلت المحكمة اليوم إقرارك بالذنب فلن يكون لك الحق في الطعن
    Bu halinle insanlara liderlik etmeye hiç hakkın yok, ve bunu sen de biliyorsun. Open Subtitles ليس لك الحق في قيادة أي واحد بهذه الطريقة وأنت تعرف ذلك
    Tüm insanlar içerisinde, senin Buna hakkın yok. Open Subtitles .أنت من بين كلّ الناس ليس لك الحق
    Ne yapacağıma karar verme hakkın yok. Open Subtitles ليس لك الحق في تقرير ما أفعله
    Böylece son merasimi yerine getirmek... benimle beraber seninde hakkın. Open Subtitles لذا الحقّ... لهذا لك الحق في اداء المنسك النهائي معي ايضا

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus