"لك كان" - Traduction Arabe en Turc

• Sana

Sana oy vermememin iyi bir sebebi vardı, ama asıl sebep değildi.
السبب الذى لم اصوت لك كان سبب جيد ولكنه ليس السبب الحقيقى

Sana boş yere emirler verdim ve kızım bana hürmet göstermiyor.
الأمر الذي أمرته لك كان غير عادلاً و إبنتي لا تحترمني

Sana söylemiştim. "Poughpeepskie"ye gitmeliydik..
لقد قلت لك كان ينبغي علينا الذهاب إلى بوغبيبسكي

Sana tek bıraktığım, ölümüme sebeb olduğunu düşünerek 35 yıl çektiğin vicdan azabı oldu.
وكل ما تركته لك كان 35 عاما من المآسى تكفى لقتلى

Ya o Sana verdiğim o bıçak? onuda hedefinin bifteklerini kesmekte kullandın.
وماذا عن السكينة التى أعطيتها لك كان لابد ان تستخدمها فى تقطيع لحم هدفك

- Sana verdiğim o kitabın dönüp beni kıçımdan ısıracağını biliyordum!
هتاف اشمئزاز. كنت أعرف مما يتيح لك كان هذا الكتاب ستعمل يعود ودغة لي في الحمار.

Sana onları söylemesi kabalık.
هل تعلم ، إن ما قاله لك كان وقحاً بشكل فظيع

Sana söylemiştim, şansımız varken onu öldürmeliydik.
قلت لك كان يجب أن تقتله حين حظينا بالفرصة

Sana söylediğim onca şeyin yerine kendime bağırıyor olmam gerekirdi.
لذا كل ما قلته لك كان يجب أن أصرخ به على نفسي

Sana da saat 11:11'de saldırdılar.
الإعتداء الذي حدث لك كان بالساعة 11: 11.

Güzel, zaman çizelgemiz değişti, ve herneyse, son çare olarak Sana geldim.
وقت المحكمه تغير و القدوم لك كان اخر حل لي

Departman Sana karşı harekete geçemezdi, ama Sana terfinin olamayacağını söylediler.
قسم لا يمكن أن أي عمل حقيقي ضدك، لكن قيل لك كان نائب أبدا ستعمل يحدث.

Sana Sam'i buraya getirmeyelim demiştim.
قلت لك كان ينبغي علينا ترك سام في المنزل

Bu da Sana ders olsun. İşlemi yapsak günah olurdu.
فلندع ذلك درساً لك كان يمكن أن تكون خطيئة

Sana yaptığı tek kötülük, seni oyunda yenmekti.
الشيء الوحيد الذي فعله لك كان التغلّب عليك في لعب الورق.

"Bana kızgınsın fakat Sana söylediklerim, senin kendi iyiliğin içindi.
"لقد كنتِ غاضبة مني لكن ما قلته لك كان لمصلحتك.

Sana tatilden sonra Shane'i kovmamız gerektiğini söylemiştim ama sadece karısının sahip olduğu iğrenç ikizler yüzünden bana kendimi kötü hisssettirdin.
لقد قلت لك.. كان علي طرد جين بعد الاجازه ولكنك جعلتني أحس بتأنيب الضمير لان زوجته لتوها أنجبت توأما.

Peki Sana bu terk edilmiş lanet olası gezegeni kurtarmak için bir şansımız olduğunu söyleseydim.
ماذا تقول لو قلت لك كان لدينا فرصة لحفظ هذا ضائع فوضويا من كوكب؟

Birtakım komplolar döndüğünü söylemiştim Sana.
قلتُ لك كان هناك مؤامرة جارية , على قدمِ و ساق.

Sana tadının tavuğa benzediğini söylerdim ama, aslında tavuğun tadının neye benzediğini hatırlamıyorum.
أود أن أقول لك كان مذاقه مثل الدجاج ولكن لا أتذكر كيف كان مذاق الدجاج