Çünkü böyle şeylerden anlıyorsan toplantılara gidebilirsin. | Open Subtitles | لانك فقط تذهب للاجتماعات عندما تكون فاهماً للأمور |
Bunun dışında toplantılara gitmek zorundayız, vaaz dinleriz kilisenin magazinlerini okuruz ve daha fazla toplantıya gideriz. | Open Subtitles | بعيداً عن ذلك, عليك الذهاب للاجتماعات الوعظ, وقراءة المجلات الخاصة بكنيستنا والذهاب لمزيد من الاجتماعات |
Gerçekten saçma olduğunu düşünüyorsan bu toplantılara neden geliyorsun? | Open Subtitles | لما تأتي للاجتماعات إن كنت تجد هذا سُخفاً؟ |
Bu amaç için yapılmadı. Toplantılar için değil. | Open Subtitles | لم يتم إنشاؤه لهذا الغرض، ليس للاجتماعات. |
Seni sadece önemli Toplantılar için uyandırıyoruz. | Open Subtitles | نحن لا نوقظك إلا للاجتماعات الهامة. |
Ne yani, her hastam olduğunda aile toplantılarına katılmamı mı istiyorsunuz? | Open Subtitles | تريدني أن أذهب للاجتماعات العائلية كلما أعالج مريض؟ |
Önemli toplantılara bile gelmiyor. | Open Subtitles | إنّه لا يأتي حتى للاجتماعات المهمة. |
- toplantılara gittiğini sanıyordum. | Open Subtitles | لقد كنت أعتقد أنك تذهبين للاجتماعات. |
Onu toplantılara götürdüm. | Open Subtitles | و جعلتها تذهب للاجتماعات |
toplantılara gidiyorum. | Open Subtitles | أنا اذهب للاجتماعات |
Koyayım toplantılara. | Open Subtitles | تبا للاجتماعات |
Toplantılar için de vaktim yok. | Open Subtitles | وليس لدي وقت للاجتماعات |
Annemle birlikte bunları planlarken, sabah toplantılarına gelir, seni izlerdim. | Open Subtitles | بينما كنا نخطط لذلك مع أمّنا، اعتدت أن آتي للاجتماعات الصباحية وأراقبك. |